Erzurum Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi, Türkiye’de sınırlı sayıda merkezde uygulanan yenilikçi bir yöntemle, felç ve ölüme yol açabilen kalp ritim bozukluklarını tedavi ediyor.

Kardiyoloji bölümüne başvuran ve yapılan tetkikler sonucunda kalp ritim bozukluğu saptanan hastalar, kapsamlı bir değerlendirmeden geçtikten sonra yaklaşık 2 saat süren özel bir ameliyata alınıyor.

Bu kapalı anjiyografi yöntemiyle gerçekleştirilen tedavide, hastanın kasık bölgesindeki toplar damar aracılığıyla kalbe ulaşılıyor. Burada, ritim bozukluğu olan bölgelere eksi 55-60 dereceye kadar soğutulmuş balonla dondurma işlemi veya radyo frekans yöntemiyle yakma uygulaması yapılıyor.

Kalp Yetmezliği Riskini Azaltıyor

Erzurum ve Türkiye genelinde az sayıda merkezde uygulanan bu yöntem, hem kalpteki ritim bozukluklarını düzeltiyor hem de kalp yetmezliği riskini azaltıyor.

Ritim Bozuklukları Ciddi Sorunlara Yol Açabiliyor

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Gökhan Ceyhun, ritim bozukluklarının kalpteki elektriksel aktivitenin düzensizleşmesi sonucu meydana geldiğini ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabildiğini vurguladı.

İlerleyen yaşla sıklığı artan ritim bozukluklarının kilo ve tansiyon gibi durumlarda da artabileceğini ifade eden Ceyhun, “Ritim bozukluğu ne kadar erken yaşta başlarsa, ileride kalp yetersizliği, kalp kapaklarında ciddi problemler ortaya çıkarabiliyor.” dedi.

Ceyhun, son yıllarda ritim bozukluklarını dondurma ve yakma uygulamalarıyla başarıyla tedavi ettiklerini anlattı.

Ritim problemlerinde ilaç tedavisiyle başarının düşük olduğunu dile getiren Ceyhun, “Kalp ritim bozukluğu tedavi edilmezse hastaların yüzde 15- 20’sinde felç ve ölümcül durumlar ortaya çıkabiliyor. Bunu önlemek adına dondurma ve yakma işlemi yapıyoruz. Merkezimizin yanı sıra sayılı merkezlerde bu işlem yapılıyor. Operasyonda hemşire ve teknisyen arkadaşlar uzaktan bağlantıyla işlemin yapıldığı cihaz için teknik destek alıyor.” diye konuştu.

Ceyhun, yaklaşık 2 yıldır 50’nin üzerinde hastaya bu işlemi yaptıklarını belirterek, çoğu hastanın işlemden fayda gördüğünü, operasyonda hastanın uyanık olduğunu ifade etti.

Tedavide uygun hastaların seçilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Ceyhun, “Uygun hastalarda başarı oranı çok yüksek, yüzde 80-90’nın üzerinde. Erken teşhis ve tedavi açısından ileride kalp yetmezliği problemi yaşamamak için kalp ritminde problem olan hastalara bu işlemi öneriyoruz.” dedi.

“Erken teşhis ve müdahale önemli”

En çok çarpıntı şikayetiyle başvuran hastalarda, basit bir EKG tetkikiyle ritim bozukluğuna tanı koyabildiklerini söyleyen Ceyhun, ultrasonografi ile de kalp yetersizliğini tespit ettiklerini kaydetti. Ceyhun, şöyle devam etti:

“Ritim bozukluğu varsa ve ultrasonografide kalp boyutları çok büyümemişse, bu durumun erken olduğu anlamına geliyor. Çok ilerlemeden müdahale gerekli. Müdahale edilmezse ilerleyen dönemde ritim bozukluğu kar topu ve çığ gibi büyüyerek kalbe zarar verir. Ne kadar erken müdahale edilirse, kısır döngüyü kırmış oluruz. Bunu kıramazsak ileride kalp yetmezliğine bağlı kalpte genişlemeler, kapakta kaçaklar ve nefes darlığı olmak üzere birtakım problemler oluyor. Bu duruma gelmemek için erken teşhis ve müdahale önemli.”

Dondurma tedavisi uygulanan hastalardan 51 yaşındaki Nevzat Demir de 1 yıldır kalp sıkıntısı çektiğini anlatarak, “Baş ağrısıyla gittiğim Tekman ilçe hastanesinde kalpte sıkıntı tespit edildi. Gökhan hocamıza geldik, onun sayesinde şimdi durumum çok iyi, sorunum kalmadı, yeni doğmuş gibiyim. Allah hocamızı başımızdan eksik etmesin.” dedi.

Hastalardan Müslüm Şentürk ise kalple ilgili şikayetlerini memleketi Iğdır’da çözemeyince Erzurum’a geldiğini ifade ederek, “Gökhan hocam sayesinde kalp şikayetlerim düzeldi. Bomba gibi oldum, genç oldum. Allah onlardan razı olsun. Hastane hizmetlerinden çok memnunuz.” şeklinde konuştu.