Kamu Dışı Aile Sağlığı Çalışanları Platformu: “Bakanlık personelleri arasında çifte standart uygulamıştır”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından duyurulan sözleşmeli personelin memur kadrolarına atanmalarına ilişkin açıklama yaptı.
Buna göre, “Halihazırda görevde bulunan sözleşmeli personel bakımından; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B maddesi çerçevesindeki (4/C’den 4/B’ye geçenler dahil) ve bazı kurumsal sözleşmeli personel ile mahalli idarelerde görev yapan yaklaşık 197 bin sözleşmeli personelin süre aranmaksızın hemen kadroya geçirilmesi, ayrıca sayıları yaklaşık 227 bin olan ve 3+1 modeline göre istihdam edilen sözleşmeli öğretmenler, sağlık personeli ve din görevlilerinin de süre aranmaksızın hemen kadroya geçirilmesi, kapsama giren sözleşmeli personelin isteğe bağlı olarak kadroya geçebilmesi, kadroya geçmek istemeyenlerin haklarının görevleri sona erene kadar şahsa bağlı olarak korunması, 4 yıldan daha az hizmeti bulunanların bu süreyi doldurduktan sonra kurum içi veya kurumlar arası naklinin yapılabilmesi ve mahalli idarelerde aynı şartlarda kadroya geçirilen sözleşmeli personelin sadece mahalli idareler arasında yer değiştirebilmesi öngörülmektedir”
Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kamu Dışı Aile Sağlığı Çalışanları Platformu Bakanlığın personelleri arasında çifte standart uyguladığını söyledi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Sağlık sisteminin başarılı yürütülmesinde temeli oluşturan yapı taşı ve en önemli sac ayağı birinci basamak sağlık hizmetleridir .Bu hizmeti sunan aile sağlığı çalışanları kendilerine yapılan tüm haksızlıklara rağmen canla başla çalışarak görevlerini hakkıyla yerine getirmektedirler. .Peki sayısı azımsanamayacak kadar çok olan 3600 kamu personeli olmayan aile sağlığı çalışanı, yıllardır bakanlığın plansız programsız oluşturduğu sistemde açığı kapatmış, pek çok Birimde Bebeklerin, Çocukların, Gebelerin Aşısız ve izlemsiz kalmalarını önlemiştir.
“Bakanlık kendi personeline üvey evlat muamelesi yapmıştır”
Kadrolu meslektaşlarının tüm görevlerini yerine getirdikleri halde kadrosuz olarak ayrıştırılmışlar ve ne yazık ki özlük hakları kısıtlanmış olarak çalışmaya devam etmişlerdir. Özlük ve Mali hakların farklılığıyla aynı hizmeti sunmak adaletsizlik değil de nedir.? Bakanlık kelimenin tam anlamıyla personelleri arasında çifte standart uygulamıştır. Söz verildiği halde Bakanlık kendi personeline üvey evlat muamelesi yapmıştır.
Birçok kurumda sözleşmeli çalışan personel kadroya alınırken Kamu Personeli olmayan 3600 Aile Sağlığı çalışanı ne yazık ki söz verildiği halde kadroya alınmamıştır. Bebeklerinizi, çocuklarınızı, gebelerinizi emanet ettiğiniz Aile Sağlığı Çalışanlarını ne yazık ki Devlet Çatısına Sığdıramadınız!”
