Mevzuat

KDK: İSG’de Görevli Diğer Sağlık Personeline Ödeme Yapılmaması Anayasaya Aykırı

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), İş sağlığı ve güvenliği (İSG) hizmet sunumunda, diğer sağlık personeli olarak çalışmakta olan başvuranın, tarafına ek ödeme yapılması talebini haklı bularak 6331 sayılı Kanunda gerekli değişikliğin yapılması tavsiyesinde bulundu.

Bu kapsamda, somut olayda, her ne kadar başvuranın diğer sağlık personeli belgesine sahip olduğu ve asli görevlerine ek olarak diğer sağlık personeli (İş Yeri Hemşiresi) olarak İSG Kâtip sözleşmesi imzalamak suretiyle iş yeri hekimi ile birlikte aktif olarak görev yaptığı anlaşılmakta ise de, 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasında, diğer sağlık personelinin ilave ödeme yapılacak personeller arasında düzenlenmediği hususu göz önünde bulundurulduğunda, başvurana ilave ödeme yapılmasına imkan bulunmadığı, aksinin kabulünün, hukuk devleti ilkesinin ihlaline sebep olacağı değerlendirilmektedir.

Diğer yandan, Anayasamızın angaryayı yasaklayan 18 inci maddesi ile ücretin emeğin karşılığı olduğunu ve Devletin çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli tedbirleri alacağını düzenleyen 55 inci madde açısından, Anayasa Mahkemesi’nin 14/01/2014 tarihli ve 2013/5062 başvuru numaralı kararında, zorla çalıştırma ve angarya yasağının, uluslararası sözleşmeler ve AİHM kararları çerçevesinde ele alındığı ve “Zorla çalıştırma, herhangi bir kişinin ceza tehdidi altında ve bu kişinin tam isteği olmadan mecbur edildiği tüm iş veya hizmetleri ifade etmektedir. Buna göre zorla çalıştırmadan söz edilebilmesi için, kişinin ceza tehdidi altında ve rızası bulunmaksızın çalıştırılması gerekmektedir. Anayasa’nın 18 inci maddesinde zorla çalıştırma yasağıyla birlikte angaryanın da yasak olduğu belirtilmiştir. Sözleşme’de yer almayan bu ifade, Anayasa’nın 18 inci maddesinin gerekçesinde “kişinin emeğinin karşılığını almadan zorla çalıştırılması”; Anayasa Mahkemesinin çeşitli kararlarında da “bir maldan ya da bir kişinin çalışmasından karşılıksız yararlanma” şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre angarya, zorla çalıştırmanın bedel ödenmeksizin yaptırılan şekli olarak kabul edilebilir.” değerlendirmelerine yer verildiği görülmektedir.

Yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararı kapsamında, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ifası ile görevlendirilen diğer sağlık personeline ilave ödeme yapılmaması hususu ele alındığında, 6331 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında; işveren tarafından on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde, çalışanlar arasından işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin görevlendirileceğinin hüküm altına alındığı görülmektedir. Gerek söz konusu hükümde ve gerekse de İşyeri Hekimi Ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk Ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 16 ncı maddesinde, işyeri hekimi ile diğer sağlık personelinin birlikte çalışacağı açıkça düzenlenmiş, anılan Yönetmeliğin yukarıda yer verilen hükümlerinde diğer sağlık personelinin görev, yetkileri yanında, aynı Yönetmeliğin 18 inci maddesinin ikinci fıkrasında, işyerinde görevli diğer sağlık personelinin, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yürütülmesindeki ihmallerinden dolayı, hizmet sunduğu işverene karşı sorumlu olduğu hükme bağlanmış iken, 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasında sadece işyeri hekiminin ilave ödemeden yararlanacağının öngörülmüş olmasının, Anayasanın 55 inci maddesi ile teminat altına alınan emeğin karşılığı olarak ücret ödeneceği, emeğin karşılıksız bırakılamayacağı ilkesi ile bağdaşmadığı, bu itibarla, ortaya çıkması muhtemel benzer mağduriyetlerin giderilmesini teminen 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasının Anayasanın 55 inci maddesi ile uyumlu olarak yeniden düzenlenmesi yönünde çalışma yapılması gerektiği değerlendirilmektedir.

Yukarı anlatılan hususlar, başvuranın iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat, yargı içtihadı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; başvuranın tarafına ilave ödeme yapılması talebinin reddi, ortaya çıkması muhtemel benzer mağduriyetlerin giderilmesini teminen 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasının Anayasanın 55 inci maddesi ile uyumlu olarak yeniden düzenlenmesi yönünde çalışma yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.

T.C.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
(OMBUDSMANLIK)

SAYI : 2024/4740-S.24.7488

BAŞVURU NO    : 2024/3477

KARAR TARİHİ    : 03/05/2024

BAŞVURUNUN KONUSU    : İş sağlığı ve güvenliği hizmet sunumunda, diğer sağlık personeli olarak çalışmakta olan başvuranın, tarafına ilave ödeme yapılması talebi hk.

BAŞVURU TARİHİ    : 06/03/2024

I.    BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ

II.    Başvuran, İSKİ İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdürlüğünün İş Sağlığı Şefliğinde Sağlık Hizmetleri Sınıfında hemşire olarak çalışmakta olduğunu, asli görevlerine ilaveten diğer sağlık personeli (İş Yeri Hemşiresi) olarak İSG Kâtip sözleşmesi imzalamak suretiyle 2016 yılından itibaren aktif olarak görevine devam etmekte olduğunu, 6331 sayılı Kanunun 8’inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca iş güvenliği uzmanının ve işyeri hekiminin bu iş için ilave ücret aldığını, ancak, diğer sağlık personeline, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi ile birlikte aktif görev yapmasına rağmen, bu ilave ücretin ödenmediğini iddia ederek, tarafına aylık ilave ücret ödenmesini talep etmektedir.

III.    İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI
2.    Başvuruya konu iddialar hakkındaki bilgi ve belge talep yazımıza istinaden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İstanbul Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü İnsan Kaynakları Ve Eğitim Dairesi Başkanlığı tarafından gönderilen 16/04/2024 tarih ve ^^M sayılı cevabi yazıda;

2.1.    Başvuranın, asli görevine ilaveten 6331 sayılı Kanun uyarınca diğer sağlık personeli olarak görevlendirildiğini gösterir belgelerin ekte sunulduğu,

2.2.    6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 6 ncı ve 8 inci maddelerinde, İş Sağlığı ve Güvenliği görevinin kimler tarafından yürütüleceği ve bunlardan hangilerine ilave ödeme yapılacağının hüküm altına alındığı, ancak ilgili mevzuatta diğer sağlık personeline yapılacak ilave ödeme ile alakalı herhangi bir düzenleme yapılmadığı, bu itibarla, ilgili mevzuatta Diğer Sağlık Personeline ilave ödeme yapılması ile alakalı herhangi bir değişiklik yapılmadığı sürece ödeme yapılmasının mümkün bulunmadığı,

2.3.    Şikayet konusu talebe ilişkin olarak başvuran veya diğer ilgililer tarafından yargı organlarında açılmış/sonuçlanmış herhangi bir dava bulunmadığı,
ifade edilmiştir.

III.    İLGİLİ MEVZUAT

IV. KAMU DENETÇİSİ SADETTİN KALKAN’IN KAMU BAŞDENETÇİSİ’NE ÖNERİSİ
7.    Başvuranın iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek hazırlanan “Kısmi Tavsiye Kısmi Ret Kararı Önerisi” Kamu Başdenetçisine sunulmuştur.

V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
A.    Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme
8.    İSKİ İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdürlüğünün İş Sağlığı Şefliğinde, Sağlık Hizmetleri Sınıfında hemşire olarak çalışmakta olan, asli görevlerine ilaveten diğer sağlık personeli (İş Yeri Hemşiresi) olarak 2016 yılından itibaren aktif olarak görev yapan başvuran, tarafına aylık ilave ücret ödenmesini talep etmektedir.

9.    İlgili idarece gönderilen bilgi ve belgelerin tetkiki neticesinde, başvuranın talebinin, ilgili idare tarafından, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda, diğer sağlık personeline ilave ödeme yapılacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.

10.    6331 sayılı Kanununun 6 ncı ve 8 inci maddelerinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetinin kimler tarafından ifa edileceği ve bunlardan hangilerine ilave ödeme yapılacağı hükme bağlanmakta, İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk Ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 16 ncı maddesinde, diğer sağlık personelinin işyeri hekimi ile birlikte çalışacağı ve diğer sağlık personelinin görevleri sayma suretiyle düzenlenmekte, 17 nci maddesinde, diğer sağlık personelinin yetkileri, 18 inci maddesinde yükümlülükleri hüküm altına alınmakta, anılan maddenin ikinci fıkrasında ise, işyerinde görevli diğer sağlık personelinin, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yürütülmesindeki ihmallerinden dolayı, hizmet sundukları işverene karşı sorumlu olduğu açıkça belirtilmektedir.

11.    Hukuk devleti, insan haklarına saygılı, bu hakları koruyan, toplum yaşamında adalete ve eşitliğe uygun bir hukuk düzeni kurmak ve bunu sürdürmekle kendini yükümlü sayan, bütün davranışlarında Anayasaya ve hukuk kurallarına uyan, işlem ve eylemleri yargı denetimine bağlı olan Devlettir. (AYM, E. 2002/38, K. 2002/89, KT: 08.10.2002) Bu kapsamda, idarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hukuk kuralları doğrultusunda hareket etmesi kuşkusuz hukuk devleti ilkesinin gereklerinden birini teşkil etmektedir.

12.    Somut olayda, her ne kadar başvuranın diğer sağlık personeli belgesine sahip olduğu ve asli görevlerine ilaveten diğer sağlık personeli (İş Yeri Hemşiresi) olarak İSG Kâtip sözleşmesi imzalamak suretiyle iş yeri hekimi ile birlikte aktif olarak görev yaptığı anlaşılmakta ise de, 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasında, diğer sağlık personelinin ilave ödeme yapılacak personeller arasında düzenlenmediği hususu göz önünde bulundurulduğunda, başvurana ilave ödeme yapılmasına imkan bulunmadığı, aksinin kabulünün, hukuk devleti ilkesinin ihlaline sebep olacağı değerlendirilmektedir.

13.    Diğer yandan, Anayasamızın angaryayı yasaklayan 18 inci maddesi ile ücretin emeğin karşılığı olduğunu ve Devletin çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli tedbirleri alacağını düzenleyen 55 inci madde açısından, Anayasa Mahkemesi’nin 14/01/2014 tarihli ve 2013/5062 başvuru numaralı kararında, zorla çalıştırma ve angarya yasağının, uluslararası sözleşmeler ve AİHM kararları çerçevesinde ele alındığı ve “Zorla çalıştırma, herhangi bir kişinin ceza tehdidi altında ve bu kişinin tam isteği olmadan mecbur edildiği tüm iş veya hizmetleri ifade etmektedir. Buna göre zorla çalıştırmadan söz edilebilmesi için, kişinin ceza tehdidi altında ve rızası bulunmaksızın çalıştırılması gerekmektedir. Anayasa’nın 18 inci maddesinde zorla çalıştırma yasağıyla birlikte angaryanın da yasak olduğu belirtilmiştir. Sözleşme’de yer almayan bu ifade, Anayasa’nın 18 inci maddesinin gerekçesinde “kişinin emeğinin karşılığını almadan zorla çalıştırılması”; Anayasa Mahkemesinin çeşitli kararlarında da “bir maldan ya da bir kişinin çalışmasından karşılıksız yararlanma” şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre angarya, zorla çalıştırmanın bedel ödenmeksizin yaptırılan şekli olarak kabul edilebilir.” değerlendirmelerine yer verildiği görülmektedir.

14.    Yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararı kapsamında, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin ifası ile görevlendirilen diğer sağlık personeline ilave ödeme yapılmaması hususu ele alındığında, 6331 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında; işveren tarafından on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde, çalışanlar arasından işyeri hekimi ve diğer sağlık personelinin görevlendirileceğinin hüküm altına alındığı görülmektedir. Gerek söz konusu hükümde ve gerekse de İşyeri Hekimi Ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk Ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin 16 ncı maddesinde, işyeri hekimi ile diğer sağlık personelinin birlikte çalışacağı açıkça düzenlenmiş, anılan Yönetmeliğin yukarıda yer verilen hükümlerinde diğer sağlık personelinin görev, yetkileri yanında, aynı Yönetmeliğin 18 inci maddesinin ikinci fıkrasında, işyerinde görevli diğer sağlık personelinin, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin yürütülmesindeki ihmallerinden dolayı, hizmet sunduğu işverene karşı sorumlu olduğu hükme bağlanmış iken, 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasında sadece işyeri hekiminin ilave ödemeden yararlanacağının öngörülmüş olmasının, Anayasanın 55 inci maddesi ile teminat altına alınan emeğin karşılığı olarak ücret ödeneceği, emeğin karşılıksız bırakılamayacağı ilkesi ile bağdaşmadığı, bu itibarla, ortaya çıkması muhtemel benzer mağduriyetlerin giderilmesini teminen 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasının Anayasanın 55 inci maddesi ile uyumlu olarak yeniden düzenlenmesi yönünde çalışma yapılması gerektiği değerlendirilmektedir.

15.    Yukarı anlatılan hususlar, başvuranın iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat, yargı içtihadı ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; başvuranın tarafına ilave ödeme yapılması talebinin reddi, ortaya çıkması muhtemel benzer mağduriyetlerin giderilmesini teminen 6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasının Anayasanın 55 inci maddesi ile uyumlu olarak yeniden düzenlenmesi yönünde çalışma yapılması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.

B.    İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme
16.    İyi yönetim ilkelerine 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde yer verilmiş olup; söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirmede, şikayet başvurusu kapsamında, idarenin, başvurana ilişkin işlemlerle ilgili bilgi ve belgeleri süresi içerisinde ve gerekçeli olarak kurumumuza gönderdiği, bu anlamda “kararların gerekçeli olması” ve “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkelerine uygun hareket ettiği ancak, başvuru sahibine verdiği cevapta idari işleme karşı hangi sürede hangi mercie başvurabileceğini göstermediği bu nedenle de karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi ilkesine uymadığı tespit edildiğinden, idarenin bahse konu ilkeye uygun davranması önerilmektedir.

VI. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA
17.    6328 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca başvurunun Kurumumuz tarafından reddedilmesi hâlinde, durmuş olan dava açma süresi gerekçeli ret kararının ilgiliye tebliğinden itibaren kaldığı yerden işlemeye başlayacak; 21 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca ise tavsiye kararı üzerine otuz gün içinde herhangi bir işlem tesis edilmez veya eylemde bulunulmaz ise durmuş olan dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacak olup, ilgili idarenin eylem ve işlemlerine karşı (varsa) dava açma süresinden arta kalan sürede İstanbul İdare Mahkemelerinde yargı yolu açıktır.

VII. KARAR
Açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre;
Başvuranın tarafına ilave ödeme yapılması talebinin REDDİNE,
6331 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin yedinci fıkrasının Anayasanın 55 inci maddesi ile uyumlu olarak yeniden düzenlenmesi yönünde çalışma yapılması hususunda ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA,
6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlemin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,
Kararın    BAŞVURANA,    İSTANBUL SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL
MÜDÜRLÜĞÜNE ve ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞINA tebliğine,
Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
İstanbul Avukat