Sağlık Makaleleri

Yoğun Bakım Hastalarının Elini Tutacak Robot Kol Geliştirildi

Erzurum Atatürk Üniversitesinde akademisyenler, COVID-19 döneminden esinlenerek hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde tedavi altında olan ve özellikle bilinci kapalı hastalara tedavi sürecinde bir yakınının elini tutuyormuş hissi veren el şeklinde bir cihaz tasarlandı.

Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahar Çiftçi, Prof. Dr. Gülçin Avşar ve Doç. Dr. Arzu Sarıalioğlu ile Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Coşkunçay’ın desteğiyle 1 yıllık çalışmanın ardından, yoğun bakım hastalarının tedavi sürecine yardımcı olmak için el şeklindeki “Terapotik Dokunmatik” cihazını hayata geçirdi.

Doç. Dr. Bahar Çiftçi, üniversitenin Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü (BAP) birimince desteklenen ve ATA Teknokent’te geliştirilen cihaz hakkında hastanelerin yoğun bakım servislerinde görev yapan hemşirelerden de olumlu geri dönüş aldıklarını ifade etti. İnsan eli hissiyatının yanı sıra yoğun bakımda, yakınlarından uzakta tedavi süreçleri devam etmekte olan hastalara olumlu etki yaratması adına hazırlanan cihaza hasta yakınlarının ya da müzik, Kur’an-ı Kerim gibi istenilen seslerin de eklenebildiği belirtildi. Özel bir maddeden tasarlanan el şeklindeki bu cihaz, yatan hastanın elinin üzerine konularak zaman zaman sıkma refleksleri gerçekleştiriyor.

“Cihazın çıkış fikri COVID-19 döneminde alınan tedbirlerden kaynaklı”

Doç. Dr. Çiftçi, cihazın çıkış fikrinin COVID-19 döneminde alınan tedbirlerden kaynaklandığını dile getirdi. Özellikle COVID-19 sürecinde hasta yakınlarının, hastalarını enfeksiyon bulaşma ihtimali gibi nedenlerden ötürü ziyaret edemediğini de sözlerine ekleyen Çiftçi, “Uzakta olan bireylerin yakınlarına yardımcı olabilmek için onların seslerine hastamıza getirerek yanlarında oldukları hissini vermek için bunu geliştirdik. Özellikle yurt dışında yaşayanlar, hastasının yanına gelemiyor ve psikolojik olarak kendisini kötü hissediyor. Bu sebeple ‘annemim-babamın yanına gidemedim, en azından dokunma hissimizi hissettirelim ve sesimizi ulaştıralım’ düşüncelerinden bu yola çıktık.” diye konuştu.

Yapılan bilimsel araştırmalar neticesinde, yoğun bakım hastalarının müzik ve dokunma ile tedavi süreçlerine katkılar sunulduğunu kaydeden Çiftçi, bu çalışmada da dokunma ve müzik terapi yöntemlerinin birleştirildiğini aktardı.

“Hastalar üzerinde, yaşam bulgularının etki etmesini bekliyoruz”

Cihazı insan eli dokusuna yakın oluşturulduğuna değinen Çiftçi, sözlerini şöyle sürdürdü; “Cihazın insan elini sıkabilme özelliği var. Aynı zamanda elin iç kısmında sıcaklık hissi de veriyor çünkü dokunulduğunda, maketten ziyade bir insan eli formatına getirmeye çalıştık. İnsanlar yoğun bakıma yakınlarını göremeye geldiği zaman ellerini yakınlarının elinin üzerine koyar ve ‘Anne ben geldim, baba ben geldim, iyileşeceksin’ gibi sözleriyle telkinlerde bulunurlar. Biz de o hissiyata ulaşmaya çalıştık.”

Çiftçi, çalışmanın hastalar üzerindeki etkisi hakkında bilimsel çalışmalara başladıklarını belirterek şu açıklamayı kaydetti; “Bilimsel çalışma aşmasına geçtik. Hastalar üzerinde, yaşam bulgularının etki etmesini bekliyoruz. Acaba hastalarımızın yakınlarının sesleri, doğa sesleri, dokunmalar, hastamızın nabzı yüksekse bunu düşürecek mi? Solunum yüksekse solunumu düşürebilecek mi? şeklinde bilimsel çalışmalara da deneme aşamasındayız.”

“Cihazın sıcaklığı insan eli hissiyatında”

Cihazı deneyimleme fırsatı bulan fakültenin 3. sınıf öğrencisi Hüseyin Can Torlak ise; “Cihazın sıcaklığı insan eli hissiyatında. Biri elimi tutuyor gibi hissiyat yaşadım. Arkadan gelen sesler de güzel bir hissiyat oluşturuyor. Yoğun bakım hastalarımızda olumlu etki bırakmasını umut ediyorum.” söylemlerinde bulundu. (AA)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu