Sağlık Makaleleri

Hastane Odalarındaki O Ses Ciddi Sonuçlara Neden Olabilir

Nöbet usulü çalışan sağlık personellerinin vardiya başına yaklaşık binlerce kez alarm sesi duyduğu ve yapılan araştırmalarda da alarm yorgunluğunun ciddi sonuçlara neden olabileceği ortaya çıktı.

Yapılan araştırmalara göre, alarm yorgunluğunun  ciddi sonuçlara neden olabileceği ortaya konurken özellikle sağlık çalışanlarının vardiya başına yaklaşık bin defa bu sesi duyduğu belirtiliyor. Hasta veya ziyaretçi olarak hastaneye giden herkes sürekli ‘bip’ sesi çıkaran cihazların ne kadar sinir bozucu olabileceğini görebilir. Hastanenin hangi bölümünde olunursa olunsun bu seslerden kaçmak neredeyse imkansızdır.

Elbette ki sağlık kurumlarında sürekli olarak duyduğumuz bu alarm sesleri, hasta sağlığı hakkında önemli bilgiler aktardığı için hayati önem taşımaktadır. Fakat bu kadar çok cihazın devamlı ses çıkarması, sağlık çalışanlarının ‘alarm yorgunluğu’ yaşamasına ve sağlık hizmetlerini olumsuz etkilemesine yol açabilir.

“Murphy’nin yasasına uygun olarak hepsi aynı anda çalma eğiliminde”

Hürriyet’te yer alan habere göre, Paul McClure teknoloji ve bilim sitesi New Atlas’ta kaleme aldığı makalede, “Eski bir yoğun bakım görevlisi olarak, hasta monitörlerinden, serum pompalarından, ventilatörlerden ve diyaliz makinelerinden çıkan aralıksız alarm seslerini ilk elden tecrübe ettim. Ve Murphy’nin yasasına uygun olarak hepsi aynı anda çalma eğiliminde” diyor.

Scientific American’ın aktardığı bilgiye göre, ABD hastanelerinde hasta başına günde 300 defaya kadar alarm çalabilir, ancak bunların yalnızca küçük bir kısmı acil müdahale gerektirir. Araştırmaya göre, hastane çalışanları vardiya başına yaklaşık bin defa alarm sesi duyuyor.

“ÇOK SAYIDA ALARM SESİ DUYARSIZLAŞMAYA YOL AÇIYOR”

Bir başka araştırmada yoğun bakım ünitesi ortamında çalan tüm alarmların yalnızca yüzde 15’inin klinik açıdan önemli olduğu tespit edilmiş olup, çok sayıda yanlış alarm ‘alarm yorgunluğuna’ ve aşırı yüklenmenin neden olduğu duyarsızlaşmaya yol açabiliyor. Bunun dışında sağlık hizmetlerinde kullanılan cihazların taşıdığı önem küresel standartları da beraberinde getiriyor. Netice olarak; birçok alarm artık tını, frekans ve ton açısından birbirine benzemektedir.

ABD Gıda ve İlaç İdaresi’nin (FDA) 2005 ve 2010 yılları arasında yaptığı araştırma alarmla ilişkili ölümlere odaklanıyor. FDA verileri alarm yorgunluğunun ve (klinisyenlerin alarmı kapatması/yeniden başlatmayı unutması dahil) bununla ilişkili ilgili diğer sorunların 5,5 yıl içinde 566 ölümle bağlantılı olduğunu gösteriyor.

“MÜZİKLE ALARMA YORGUNLUĞUNU ÖNLEMEK”

Yeni yapılan bir araştırmaya göre bu sorunun yanıtı: Evet. Araştırmacılar önemli fark yaratabilecek ve aynı zamanda kritik ekipmanları çok daha az yorucu hale getirebilecek bir çözüm olduğunu iddia ediyor. Vanderbilt Üniversitesi Tıp Merkezi anestezi uzmanı Joseph Schlesinger, hastanede geçirdiği tipik bir günün ardından, “Kulaklarımda bip sesleriyle ayrılırdım” diyor. Schlesinger hastane alarmlarını nasıl iyileştirebileceğini bulmak için Ontario’daki McMaster Üniversitesi’nden müzik araştırmacısı Michael Schutz ile birlikte çalışmış.

“VURMALI TINIYA SAHİP SESLER DÜŞÜK SES SEVİYESİNDE BİLE DİKKAT ÇEKİYOR”

Bahsi geçen ikili, 2015 yılından bu yana daha yumuşak seslerin meşgul sağlık personelinin dikkatini nasıl çekebileceğini inceliyor. Kısa süreli, yüksek frekanslı ve ‘vurmalı’ tınıya sahip seslerin (şarap kadehlerinin tokuşturulmasını düşünün) düşük ses seviyesinde bile öne çıktığını bulmuşlar.

Araştırma çerçevesinde Schlesinger ve Schutz, yaşları 17 ila 23 arasında değişen ve normal işitme yeteneğine sahip 42 katılımcıya altı çeşit alarm sesi dinletti. Perioperatif Bakım ve Ameliyathane Yönetimi’nde detaylandırılan çalışmaya göre, bu alarm sesleri farklı tınılara sahipti ancak notalar aynıydı. Yarısı standart bir alarma göre tasarlandı yarısı ise ksilofon sesini baz alıyordu.

Bu vurmalı çalgı, hoş bir sese ve tınıya sahip olması nedeniyle tercih edildi. Bu basit tını değişikliği algılanan rahatsızlık düzeyini önemli ölçüde azalttı. Tıbbi cihazlarda yaygın olarak kullanılan standart tonlarla karşılaştırıldığında, katılımcıların yüzde 88’i sesi daha az rahatsız edici olarak değerlendirildi. Ayrıca araştırma akustik açıdan zengin bir tınıya sahip alarm melodilerini ayırt etmenin standart bip seslerinden daha zor olmadığını ortaya koyuyor.

Gelecekteki araştırmalar, farklı enstrüman seslerini ‘fark edilebilirlik’ açısından mercek altına alacak. Schlesinger ve Schutz başka müzik aletlerinin sesinden de faydalanıyor. Örneğin üçgen zil (muhtemelen geleneksel armonik dizilerden ayrılan yapısı nedeniyle) ses kalabalığı içinde öne çıkıyor.

“Herhangi bir ses eğer sürekli yanlışsa alarm yorgunluğuna neden olabilir”

Araştırmacılar, “Bulgular, müzikal tınıların alarmın kolay ve hızlı öğrenilebilirliğine zarar vermeden algılanan rahatsızlık hissini önemli ölçüde azaltabileceğini gösteriyor. Enstrüman sesleri yüzyıllardır süregelen işitsel deneyimi ve binlerce saatlik uygulamaları yansıttığından, müzikal olarak desteklenen alarm tasarımının daha iyi hasta takibi, bakımı ve güvenliği sağlayabileceğine inanıyoruz” dedi.

İngiltere’deki Plymouth Üniversitesi’nde profesör olan uygulamalı psikolog Judy Edworthy, müzikal tonların alarmları iyileştirmeye yardımcı olabileceği yönündeki bulgunun gelecekteki hasta izleme ve ekipman tasarımı için önemli olduğunu belirtiyor. Öte yandan ‘herhangi bir ses eğer sürekli yanlışsa alarm yorgunluğuna neden olabilir’ uyarısında bulunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu