Otizmli Olduğu Tesadüfen Anlaşıldı
Kıranlı’nın babasının çağrısına yanıt vermemesi ve konuşmamaya başlaması aileyi şüphelendirdi. Merdivenden düşen Kıranlı’yı ailesi doktora götürdü. Tedavi sürecinde doktorlar tarafından fark edilen durum neticesinde Kıranlı’nın otizmli olduğu öğrenildi. Durumu öğrenen aile vakit kaybetmeden gerekli işlemleri başlatarak Nisa’nın eğitim görmesini sağladı.
Eğitimin ardından iki yaşında otizmden kurtulan Nisa, ailesiyle birlikte rahat bir nefes aldı. Nisa’nın otizmli olduğu süreçte çevresindeki kişilerle iletişime geçmediği özellikle de babasıyla teması tamamen kestiği aktarıldı. Bir süre sonra durumdan şüphelenen aile Kocaeli Başiskele Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’ne başvurdu.
Rehabilitasyon merkezinde oyun ve duyu terapisi başta olmak üzere çeşitli eğitimler alan Nisa, doğa ve hayvanlarla da iç içe bir yaşam sürmeye başladı. Bir süre sonra iletişim konusunda daha da güçlenen Nisa’nın iki yaşında başlayan olumlu tedavi süreci 4 yaşında tamamlandı.
Nisa’nın babası Erdem Kıranlı yaptığı açıklamada kızlarının otizmi yenmesinden duydukları mutluluğu ifade etti. Erdem Kıranlı, “3-4 tane doktordan otizmi yendiğimizi duymanın nasıl bir haz olduğunu size anlatamam. İçimizde resmen oturan bir sıkıntı vardı. Biz o sıkıntıyı çözdük” dedi.
Erdem Kıranlı, kızının otizmli olduğu süreçte göz temasından dahi kaçındığını aktardı. Nisa’nın henüz 9 aylıkken bir kaza geçirip merdivenden düştüğünü kaydeden Erdem Kıranlı, bu olaydan sonra sürecin başladığını ve Nisa’nın iletişim yönünden zayıfladığını dile getirdi.
Erdem Kıranlı, “Biraz sıkıntılar yaşadık ve sonra Nisa konuşamamaya başladı. Buraya geldiğimizde Nisa’da konuşma bozukluğu vardı, kendini ifade edemiyordu. İhtiyaçlarını söyleyemiyordu ve gideremiyordu. Psikolog desteği aldık. Psikolog bize rapor almamızı söyledi. Rapordan sonra da iyi olan rehabilitasyon merkezlerini internetten araştırdık ve burayı bulup geldik. Sıkıntılarımızı anlattık ve onlar da bize çözümlerini anlattı. Ortak bir paydada buluşup beraber yürümeye başladık. Nisa benimle göz teması kurmaktan korkuyordu, yanıma gelmekten korkuyordu. Ben babası olduğum halde bana yaklaşamıyordu. Eve bir misafir geldiği zaman çığlık çığlığa ağlıyordu. En basitini söyleyelim; su ve yemek isteyemiyordu. Otizmli bir bireydi. Zaten gittiğimizde de bizzat otizm teşhisi konuldu. Sonrasında burada eğitim almaya başladık” dedi.
Eğitimlere başladıktan sonraki ilk üç ayda değişimin yaşandığını kaydeden Erdem Kıranlı, “İlk 3 ayda değişimler başladı. İnsanlardan çekinmemeye başladı. Sonrasında kendini ifade etmeye başladı. Son 6 ayda Nisa tamamen normal davranmaya başladı. Sonra hastalandığında bir doktora götürdük, acil tıp teknisyeni, ‘Otizmli olduğuna emin misiniz?’ dedi. Raporu olduğunu ve emin olduğumuzu söyledik. ‘Bizce otizmli değil’ dediler. Biz de özel eğitim veren bazı kuruluşlarda testlere soktuk Nisa’yı.” şeklinde konuştu.
Aldıkları son test sonucunda otizmden tamamen kurtulduklarını dile getiren Erdem Kıranlı otizm rahatsızlığını şu sözlerle dile getirdi:
“Nisa’da artık otizm olmadığını sadece gelişim geriliği olduğunu, 1-2 yıl içerisinde kendi seviyesine yetişebileceğini öğrendik. 3-4 tane doktordan otizmi yendiğimizi duymanın nasıl bir haz olduğunu size anlatamam. İçimizde resmen oturan bir sıkıntı vardı. Biz o sıkıntıyı çözdük. Şu anda o sıkıntımız yok, sadece çocuğumuzu daha iyi nasıl geliştirebileceğimizi düşünüyoruz. Bizim atlattığımız konu gerçekten çok zor bir konu. Buraya gelen ailelerin hepsindeki problem ortak. Herkesin korkusu şu aslında; ‘Ben ileride öleceğim, çocuğum ne olacak?’ korkusu. Çünkü o çocuk hayatını idame edemeyecek. Hayatını idame edebilmesi için bizim burada, bu tip konulara önem vermemiz gerekiyor. İlk önce aileler, kendi tabularını yıkıp buraya gelmeyi, burada eğitim almayı öğrenecek. Biz iyi bir yeri seçtiğimiz için şanslıyız. 6 ayda çözdük, sıkıntımızı giderdik. Artık bizim hayatımızda otizm yok”
Nisa’nın rehabilitasyon merkezindeki oyun terapisti olan Psikolog Busenur Karakuzu ise Nisa’nın ilk zamanlarda iletişime geçmekte zorlandığını söyledi. Ayrıca oyun becerisi olarak da çeşitliliğin olmadığına değinen Karakuzu, Nisa’nın yalnızca belirli oyuncaklarla ilgilendiğini ve özellikle de bebeklerden kendisini alamadığını dile getirdi.
Karakuzu, “Açıkçası o nasıl isterse dersimiz o şekilde ilerliyordu. Daha sonrasında çok güzel bir etkileşim yakaladık. Sözel olarak benimle iletişime geçmeye başladı, göz temasımız arttı. En önemlisi sembolik oyun becerimiz arttı. Şimdi artık oyun kuruyor, çeşitlendiriyor ve çok güzel sürdürüyoruz. Artık kendisi beni yönlendirmiyor, benim onu yönlendirmemi istiyor” dedi.
Erken Müdahale Gerekli
Nisa’nın erken bir müdahaleyle güzel gelişmeler kat ettiğine değinen Karakuzu, küçük yaşta hastalığın anlaşılmasının oldukça önemli olduğunu belirtti. Her çocukta görülebilecek bir rahatsızlık olduğunun altını çizen Psikolog Busenur Karakuzu, aileleri de bu konuda uyardı.
