TBV Genel Başkanı Timur Erk Türkiye’nin diyaliz hizmetlerine dair açıklamalarda bulundu.
Timur Erk: “Diyaliz hizmetinde gelişmiş ülkelerin ortalamasından daha iyiyiz”
diyaliz hastalarının ülkemizdeki yaşam kalitesinin diğer ülkelere göre daha yüksek ve hasta psikolojisi için daha kolay atlatılabilir olduğunu belirten Türk Böbrek Vakfı Kurucusu ve Genel Başkanı Timur Erk : “Diyaliz hizmetinde gelişmiş ülkelerin aynı eşliğinde olmakla beraber, ortalamada onlardan daha iyiyiz. ABD’den kesin daha iyiyiz, AB’de ise bazı ülkelerden daha iyiyiz” dedi.
“Diyaliz hizmetinde gelişmiş ülkelerin ortalamasından daha iyiyiz”Böbrek nakli sonrası yaşam süresinin gelişmiş ülkelere nazaran daha iyi olduğunu söyleyen Türk Böbrek Vakfı Kurucusu ve Genel Başkanı Timur Erk: “Biz diyalizde yaklaşık 10-11 seneden beri daha iyi durumdayız. Diyaliz hizmetinde gelişmiş ülkelerin aynı eşliğinde olmakla beraber, ortalamada onlardan daha iyiyiz. ABD’den kesin daha iyiyiz, AB’de ise bazı ülkelerden daha iyiyiz. Ama ortalama olarak da eşit durumdayız. Dolayısıyla hizmet kalitemiz ve standartlarımız daha iyi durumda. Amerika’da böbrek nakli sonrası yaşam süresi eğer 10 yıl olarak kabul edersek, bu Türkiye’de 2 mislidir. Bizde ortalama böbrek nakli sonrası, eğer hasta kendine bakarsa ve ilaçları kullanırsa ortalama 15 yıl yaşıyor. Bu Amerika’dan yüzde 50 daha fazla ve gelişmiş bir ülkeye nazaran Türkiye’nin göstermiş olduğu bir performanstır” diye konuştu.
“Diyalize başvurmadan direkt böbrek nakli yapılması bana göre etik olmayan bir konu “Türkiye ‘de böbrek nakli konusundaki sorunları anlatan Timur Erk: “Ama ne yazık ki bir takım sıkıntılarımız var. Arz talep dengesizliği nedeni ile 23 bin bekleyen var ama 3 bin 800 civarında iyi şartlarda böbrek nakli. Ama yüzde 40 diyaliz imkanı hastaya verilmeden, direkt olarak böbrek yetmezliği sonrası böbrek nakli. 2’nci bir konu yüzde 37 çapraz böbrek nakli çok fazla. Bu iki oran arz talep dengesizliği oluşturduğu için insanlar başka yollara başvurmuş durumda. Diyalize başvurmadan direkt böbrek nakli yapılması bana göre etik olmayan bir konu. Çünkü siz birisinin organını alıp onunda riskini artırmış oluyorsunuz. Dolayısıyla işin doğrusunu yapmak lazım” ifadelerini kullanarak açıklamasını tamamladı.