Cumhuriyet Gazetesi’nden Sarp Sağkal‘ın haberine göre, Bakan Fahrettin Koca, geçen yıl asistan hekim Rümeysa Berrin Şen’in Ankara Şehir Hastanesi’nde tuttuğu uzun nöbetin ardından geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirmesi üzerine, asistan hekimlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi için birtakım düzenlemelere gidileceğini belirtmişti. Koca, kasım ayında da hastanelerin başhekimlerine bir mektup göndererek asistan hekimlerin uzun ve yıpratıcı çalışma sürelerinin azaltmasını, nöbet düzenlemelerinin yasal mevzuata uygun ve insani koşullara göre yapılmasını istemişti.
Türk Tabipleri Birliği Ankara Tabip Odası (TTB-ATO) Asistan Hekim ve Genç Uzman Komisyonu Üyesi Dr. Sezin Dik, aradan geçen bu sürede asistan hekimler için neler yapıldığını Cumhuriyet’e anlattı. Koca’nın açıklamalarının “havada kaldığına” işaret eden Dik, “Ne yazık ki başta kaybı yaşayan Ankara Şehir Hastanesi olmak üzere Türkiye’nin genelinde nöbet düzenlemeleri başhekimlik inisiyatifinde olduğu için yürürlüğe sokulamadı. 15 nöbet tutup günaşırı 36 saat nöbetle evini sadece otel gibi kullanan çok fazla asistan var. Ne yazık ki sağlık hizmeti sunabilmek için fiziksel, ruhsal ve psikolojik yıkımlara uğrayıp sağlıklarından, hatta canlarından olmaktalar” diye konuştu.
“Yoksulluk sınırı altındayız”
Asistanların mobbing altında çalıştığına da dikkat çeken Dik, “Biz, insanca yaşam ve çalışma hakkımız için direnmeye devam edeceğiz. Nöbet ertesi izin hakkını kazanana kadar, çalışma şartlarımız insani koşullara kavuşturulana kadar örgütlü mücadelemizi devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı. “Geçim kaygısı gütmeden yaşamak bizim hakkımız” diyen Dik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yoksulluk sınırının altında ücretleri kabul etmiyoruz. Nitelikli uzmanlık eğitimi istiyoruz. İnsanca mesai saatleri ve nöbet ertesi izin hakkı istiyoruz. İnsanca yaşanabilir maaş istiyoruz. Performans sisteminin kaldırılmasını istiyoruz. Şiddetsiz çalışma ortamı istiyoruz.”