İzmir’de bir hastanede çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olarak görev yapan Gürcistan asıllı doktor Tinatin Gelenava Öncan, kendisini telefonda polis ve başsavcı olarak tanıtan biri kadın 3 kişiye hem altınlarını hem de çektiği 320 bin lira krediyi göndererek yaklaşık 750 bin lira dolandırıldı.
Polis ekiplerinin zanlıların yakalanması için çalışma başlattığı olaya ilişkin konuşan doktor Öncan, hastanede çalıştığı bir gün telefonla kendisini arayanların terör olayına karıştığını söylediğini, buna inanmayarak telefonu kapattığını anlattı. Kendisini yeniden arayan bir kadının polis olduğunu, durumun çok ciddi olduğunu söylediğini belirten Öncan, “Bana WhatsApp’tan fotoğraflar ve belgeler gönderdiler. Mesaja baktım, gerçekten kimliğimi gördüm. Teröre karışmış insanların fotoğraflarını gördüm. Beni tekrar arayıp güya Diyarbakır başsavcısıyla konuşturdular. Üç şehit olduğu, para ve silah çalındığı, FETÖ ve terör olaylarında kimliğimin kullanıldığını söylediler. Kafam karıştı, dinlemeye başladım.” şeklinde konuştu.
“Evime baskına geleceklerini, beni tutuklayacaklarını belirttiler”
Doktor Öncan, telefondaki kişinin kendisinin özel bilgilerinin satıldığını, çalıntı olan para ve altınların da üzerinde gözüktüğünü söylediğinden bahsetti. Kimlik fotoğrafından dolayı ikna olan Öncan, paniğe kapıldığını ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü; “Evime baskına geleceklerini, beni tutuklayacaklarını belirttiler. Elimdeki altınları alacaklarını söylediler. Beni sürekli telefonda tuttular. Telefon kapandı tekrar aradılar. Arkadan polis sireni sesleri geliyordu. Benden elimdeki altınları göstermemi söylediler çünkü çalıntı altınlarla aynı olup olmadığını görmek istediler. Ben de fotoğraf çekip gönderdim. Buna istinaden ‘evet güzel, sen şimdi bu altınları güvenilir bir yere koymalısın ki polisler baskına geldiğinde bu altınları almasınlar’ dediler. Benden altınları bozdurmamı istediler. Ben de altınlarımı aldım, en yakın kuyumcuda bozdurdum. Bu parayı onların verdikleri IBAN numarasına göndermemi, orada güvende olacağını, operasyon bittikten sonra da geri verecekleri söylediler. Ben de inandım.”
“5 dakikada kredi onaylandı ve söyledikleri hesaba yatırdım”
Dolandırıcıların bununla da yetinmeyip, bankada parası olup olmadığını sorduğunu söyleyen Öncan, parasının olmadığını bildirince kendisini maaş aldığı bankaya yönlendirdiklerini anlattı. Banka şubesine giderken dolandırıcıların telefonu kapattırmadıklarını, kimseyle konuşmamasını söylediklerini, kendisini adım adım takip ettiklerini anlatan Öncan, şu açıklamayı kaydetti; “Bana ‘Dolandırıcılar senin hesabını ele geçirmiş. Ne kadar kredi çekebiliyorsan çek. Onlar çekmeden sen çek. Bir hesaba koy ki o krediyi kurtaralım’ dediler. Buna da inandım. 5 dakikada kredi onaylandı ve söyledikleri hesaba yatırdım. Bana operasyonun başladığını, bankaya polisin baskın yapacağını, şubeden çıkıp izlememi söylediler. Gelen giden olmadı. O sırada eşim bana ulaştı, ‘galiba dolandırılıyorsun dikkatli ol’ dedi. 10 dakika sonra eşim polislerle birlikte bankaya geldi ama hesaptaki paralar gitmişti.”
Bozdurduğu altınlar ve çektiği 320 bin lira krediyle birlikte yaklaşık 750 bin lira dolandırıldığını belirten Öncan, bu süreçte dolandırıcılarla 4,5 saat telefonla konuştuğunu, telefonu kapatmak istediğinde kendisine “hanımefendi bizim her gün kaç tane şehidimiz oluyor biliyor musunuz? Bize yardımcı olacaksınız.” dediklerini, vatanseverlik duygularıyla, suçluların yakalanmasına yardımcı olma isteğiyle hareket ettiğini dile getirerek konuşmasını şöyle noktaladı; “Tüm vatandaşlara çağrı yapmak istiyorum; kesinlikle buna kanmayın, inanmayın. Gelecek varsa gelsin, polis olsun, savcı olsun, kim olursa olsun yüz yüze görmeden bir şey yapmayın. Çevreden yardım isteyin, korkmayın. Tek başınıza kahramanlık yapmaya kalkışmayın.” (Kaynak: AA)