Kovid-19 Testi 14 Aydır Pozitif Çıkan Muzaffer Kayasan’dan Aşı Çağrısı
İstanbul’da yaşayan ve özel bir şirkette çalışan yapan 56 yaşındaki Muzaffer Kayasan, 4 yıl önce konulan lösemi teşhisinin ardından başarılı bir tedavi süreci geçirdi.
Kayasan, lösemi sonrası toparlanma aşamasında kendisini izolasyona almasına karşın yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalandı ve nefes darlığı, yürüme güçlüğü, görme kaybı, iştahsızlık gibi şikayetlerle kaldırıldığı hastanede uzun süre tedavi gördü.
Yaşadığı zorlu süreci anlatan Kayasan, lösemi rahatsızlığı sebebiyle de hastalığı ağır geçirdiğini belirterek, “Özel bir durumum da olduğu için hastanedeki bütün birimlerdeki doktor ve sağlık çalışanları benimle çok yakından ilgilendi. 14 aydır beni ayakta tutmak için her şeyi denediler. Plazma kan verdiler, bağışıklık sistemini güçlendirici her şeyi denediler.” diye konuştu.
Kayasan, Kovid-19 testi olduğu 19 Aralık 2020’den bu yana yaptırdığı 78 testin tamamının pozitif sonuçlandığını anlatarak, farklı hastanelerde yaptırdığı testlerin de pozitif çıktığını söyledi.
“Aralarında gençlerin de olduğu ölümlere de tanıklık ettim”
Tedavi sürecinde hastane gözlemlerine de değinen Kayasan, şöyle konuştu:
“Hastanede geçirdiğim 14 ayda benim gibi birçok lösemi hastası geldi. Bu hastalar tedavilerini olup gitti. Kanser ve Kovid-19 farklı şeyler. Önlemini aldıktan sonra sorun olmuyor. İnsanlara şunu söylemek istiyorum; aşı olun ve hastaneye yatmayın. Çünkü bu hastanelerde çalışan gencecik insanlar da bizim çocuklarımız. Hastaneler tıklım tıklım. Doktorlar, hemşireler cansiparane çalışıyorlar. Onların üzerine bu kadar yük bindirmek de yazık. Hastanede aşısız olup tedavi olmaya gelenler vardı. Aralarında gençlerin de olduğu ölümlere de tanıklık ettim. Oradaki zorlukları çeken birisi olarak aşı olmayan insana diyecek söz bulamıyorum. Aşı olmayan insan benim için topluma, kendisine ve ailesine zarar veren bir insandır.”
“İki aylık olan torunuma hiç dokunamadım ve bu beni çok üzüyor”
İlik nakli sonrası daha çok evinde bulunduğunu dile getiren Kayasan, şunları anlattı:
“Pek seyahat etmiyordum. Hastalık sebebiyle fazla ziyaretçim olmuyordu. Olursa da mesafeli konuşuyorduk. Maske yokken ben maske takıyordum. Ben şimdi üç gündür evdeyim. Hastanenin verdiği ilaçları saatinde alıyorum. Evimde yürüyüş bandım var, sporumu yapıyorum, moralimi yüksek tutmaya çalışıyorum. Gelen ziyaretçilerimle kapıda görüşüyoruz, içeri almıyorum. Torunum geldiğinde ‘Ona bir şey bulaştırır mıyım?’ diye korkup içeriye almadım. Torunum doğduğunda lösemi tedavisi görüyordum. Onu sadece tedavi sürecinde 1-2 kez görebildim. İki aylık olan torunuma ise henüz hiç dokunamadım ve bu beni çok üzüyor.”
Allah korusun ne yani 1 senedir evden çıkmıyo mu