Pandemi döneminde doğa ile iç içe olmak isteyen iki sağlık çalışanı atıl vaziyette satın aldıkları kamyonu, kendi hayal güçlerine göre tasarlayarak lüks bir karavana çevirdi.
Yapım aşamasından bitişine kadar sosyal medyada paylaşılan karavan ise yoğun ilgi gördü. Katıldıkları fuarda karavanın yoğun ilgi görerek dünyanın dört bir yanından teklifler geldiğini belirten Bölükbaşı, yoğun talep üzerine karavanı sattıklarını ifade etti.
Karavanı Tasarlayan Sağlık Çalışanları: “Pandemi ile birlikte böyle bir niyete giriştik”
Sakarya Sağlık Turizmi Derneği Kurucu Başkanı Gökhan Bölükbaşı, “Pandemi döneminde herkeste olduğu gibi, tüm sağlıkçıların da yaşamlarında köklü değişiklikler oldu. Hafta sonu nefes alabilmenin, doğaya karışabilmenin ne demek olduğunu anladık. Bunu daha kalıcı ve güvenli hale getirebilmek adına tek alternatifin karavan olacağını düşünüyorduk. Karavan kültürü zaten Türkiye’de hızla ilerliyor. Açıkçası pandemi ile birlikte böyle bir niyete giriştik. Başladık ve güzelde gitti. Tasarım anlamında farklı bir yöne evirildi. Kendi imkanlarımız ile bir yere kadar geldik fakat karavan bambaşka bir dünya.
Bunun için profesyonel desteğe ihtiyacımız vardı. Tabi elimizin altında internet var, baktık ve Türkiye’de ki doğanın şartlarına uygunluk sağlayan karavanların imalatında en iyi firma Sakarya’mızda, zaten Sakarya şuan karavan üretiminde Türkiye’nin başkenti olarak kabul ediliyor. Sya Mobil ile tanıştık, sağ olsunlar çok üst düzeyde, özverili ve kaliteli cevaplar verdiler karavanımıza. Karavanist Fuarına misafir olduk bu vesileyle. Orada sosyal medya üzerinden karavan çığırından çıktı. Dünyanın birçok ülkesinde etkili sosyal medya hesaplarında ‘yılın karavanı, yılın aracı ve yılın harikası’ gibi unvanlar ile yerini aldı” dedi.
“Her şeyin en iyisi ve en kullanışlısı olsun istedik”
Yoğun talep üzerine karavanı sattıklarını belirten Bölükbaşı, “Tamamen kendimiz içindi, başlangıç mantalitemiz buydu. Ama dediğim gibi çığırından çıktı ve her yerden ‘satar mısınız’ talepleri gelmeye başladı. Daha sonrasında satma fikride kafamıza yerleşti. Hak ettiği şekilde ve değerde satışını gerçekleştirdik. 3-3 buçuk ayı tamamen Ar-Ge çalışmaları ile geçti. Neresinde ne olsun, ne yapalım gibi çalışmalar gerçekleştirdik bu süreçte.
Çünkü bir şeyi hayal ediyorsunuz, bir takım örneklerden ilham almaya çalışıyorsunuz, bunun hem proje hem de teknik anlamda araştırması 3-3 buçuk ay sürdü. İmalatında da çok fazla acele etmedik, çünkü her şeyin en iyisi ve en kullanışlısı olsun istedik, o yüzden yaklaşık 1 yılı buldu başlangıç ve bitiş süresi” diye konuştu.
“Karavan, özgürlüğünüzü doğaya en güvenli şekilde yansıtabileceğiniz araç”
Karavanla doğada gezmenin pandeminin vermiş olduğu yorgunluğu yok ettiğini aktaran Bölükbaşı, “İmalat süresi 1 yıllık bir süreye yayıldı. O dönemde 650-700 bin liraya mal oldu. Fakat bugün aynı projeyi yapmaya kalkarsanız 1 milyonun üzerinde maliyeti olacaktır. Karavan, özgürlüğünüzü doğaya en güvenli şekilde yansıtabileceğiniz araç diye düşünüyorum. Evinizi alıp salyangoz gibi istediğiniz yere gidiyorsunuz diyebilirsiniz, karavan bambaşka bir dünyaymış onu anladık. Her lokasyonu tek tek gezerek, pandeminin o yorgunluğunu ve bunalmışlığını, hafta sonu bir nebzede olsa en fazla hafifleten olaydı benim için karavan. Bu süre zarfında oturup karşıdan bakarken, tamamen kendinizin hayal ettiğiniz tasarımın, gerçeğe dönüşmüş olması tarif edilmez bir hazdı benim için” şeklinde konuştu.