Erzurum’da yaşayan 4 çocuk annesi Durular, 3 yıl önce kalın bağırsak kanseri tanısıyla Erzurum Şehir Hastanesindeki Onkoloji Cerrahi Klinik Şefi Dr. Mehmet Hamdi Sakarya‘ya başvurdu.
Tahlil ve tetkik sonrası bağırsak kanserinin ileri evre olduğunu teşhis ettiği Durular’ın memesinde de kitle bulunduğunu fark eden Sakarya, detaylı inceleme sonrası hastaya meme kanseri teşhisi koydu.
Doktorun tesadüfen fark ettiği bu durum üzerine Durular’a, Sakarya ve ekibince 6 saat süren çok fonksiyonlu ameliyat sonrası kemoterapi uygulandı.
Bir süre yoğun bakımda yatan ve gördüğü kemoterapiden olumlu sonuç alan Durular, iki kanseri de yenerek hayata bağlandı.
Dr. Sakarya, kolon kanseri tanısıyla gelen hastanın yapılan tetkiklerde, memesinde şüpheli kitle tespit ettiklerini belirterek, “Hastamızda hem kalın bağırsak hem de meme kanseri aynı anda vardı. Hastamızda meme kanserini tesadüfen tespit ettik. Her iki ameliyatı aynı seansta gerçekleştirdik, kemoterapilerini aldı. Hastamız sağlıklı şekilde yaşamını sürdürüyor.” diye konuştu.
Sakarya, iki kanser türünün aynı seansta ameliyat edilmesiyle karşılaşmadıklarını belirterek, ameliyatın başarılı geçtiğini kaydetti.
Bağırsak kanseri tanısı konulduğu için hastanın çok üzgün olduğunu anlatan Sakarya, şöyle devam etti:
“İkinci kanser tanısını duyunca hasta çok daha kötü oldu. Ama biz hastayla iyi iletişim kurduk, hastalığın tedavisi olduğunu söyledik ve ameliyatta başarılı olduk. Aile öyküsünde eşi de kanserden dolayı vefat etmişti. Hastayı bu psikolojik durumdan çıkarmak kolay olmadı. Aradan geçen zamana rağmen sağlıklı şekilde yaşamına devam ediyor, şu an iki kanseri de atlattı.”
“Kanserden değil geç kalmaktan korkmak lazım”
Cerrah onkolog Sakarya, sinsi hastalık olan kanserin kolay kolay belirti vermediğini anlatarak, şöyle devam etti:
“Tarama testlerini mutlaka yaptıralım. Kalın bağırsak açısından sağlık kuruluşlarında gizli kan taramaları yaptırılmalı. 40 yaş üzeri mide şikayeti olanlar mutlaka endoskopik olarak midesine baktırsın. 35 yaşından sonra da mutlaka kadınlarımız meme kanseri taramalarını yaptırsın. Kanserden değil geç kalmaktan korkmak lazım. Kanser tedavi edilebilir hastalık. Bu şekilde tanı alanlar mutlaka cerrahi ve tıbbi onkoloğa ulaşsın.”
“Doktorumun ve çocuklarımın desteği beni hayata bağladı”
Saniye Durular da hastalara karşı çok ilgili ve güler yüzlü olan Dr. Sakarya’nın kendisine moral kaynağı olduğunu dile getirerek, Sakarya’nın samimiyeti ve babacan tavırlarıyla hayata tutunduğunu anlattı.
Meme kanseri olduğunu Sakarya’dan öğrendiğini aktaran Durular, şu ifadeleri kullandı:
“Hocam 3. evre kanser olduğumu ama korkmamamı ve beni kurtaracağını söyledi. Önce Allah, sonra hocam sayesinde kanserden kurtuldum. Hastalığım ağır geçti ama sanki normal ameliyat olmuş gibiyim. Hamdi hocam gibi doktorlara güvenin, doktorumun ve çocuklarımın desteği beni hayata bağladı. Psikolojimin düzelmesinin sebebi de hocamdır, onun güler yüzü ve tavrı çok önemliydi. Çok mutluyum, her kontrole gittiğimde aynı güler yüzle karşılanıyorum. Kanseri yenmek insanın kendi elinde.”