Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (Sa-HaDER) Sosyal İşler Sekreteri Abdurrahman AKTÜRK, kaleme aldığı köşe yazısında, kendi çıkarları doğrultusunda yasa çıkartmak için çaba sarf eden bazı sendikaların söz konusu üyelerinin hakkında geldiğinde üç maymunu oynadıklarını ifade etti.
Aktürk, açıklamasının tamamında şu ifadelere yer verdi:
“Yakın zamanda sendikalara üye olanların toplu sözleşme ikramiyesi koltuk sendikaları tarafından adeta bir pazarlama ve mecbur bırakma operasyonuna çevrilmesi için mecliste kanun teklifi verdirdi. Tüm muhalefete rağmen, özgür sendikaların itirazlarına rağmen yürüttükleri güçlü baskı sayesinde resmi gazete yayınlanarak yürürlüğe girdi. Getirilen kanun ile birlikte üye sayısı üzerinden sendikal tekelleşmeye yol açacak bir %2 barajı tahsis edilmiş oldu. Muhalefet ve özgür sendikaların konuyu Anayasa mahkemesine taşıdığını bir önceki toplu sözleşmede getirilen %1 barajının ise Danıştay’ca iptal edildiğini hatırlatalım.
Gelelim asıl soruya bu çıkar sendikaları madem kendileri için yasa çıkarttıracak kadar güçlüler neden sağlık meslek çalışanlarının;
- Yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan tek kalem maaşını konuşmuyor?
- 38 tl giyim yardımı için kanun revizyonu için neden mücadele etmiyor?
- Normal mesai ücreti 69 tl, fazla mesai saat ücreti 30 tl olmasına rağmen neden gerekli kanuni güncellemeyi yaptırmıyor?
- Etkin sağlıkta şiddet kanunun çıkarılması amacıyla kanuni reformdan neden bahsetmiyor?
Sayıldığı üzere temel problemlere odaklanmayan bu koltuk sevdalısı sendikaların düşündüğü tek şey kendi kasaları ve ceplerine giren ballı maaşları. Çıkarılan kanun ile tekelleşerek toplu sözleşme ikramiyesi, açlık sınırının altında maaş alan sağlık çalışanlarını üye yapmak için adeta bir silah olarak kullanılıyor.
Peki tüm suç koltuk sendikalarında mıdır?
Elbette hayır suç bunları yapacak pişkinliğe ulaşacak gücü veren üye sayısıdır.
- Aman bana bir şey olmasın servisim, yerim değişmesin diyenler
- Servis sorumlumu sendika belirliyor diyerek kötü olmak istemeyen çalışanlar
- Müdürlük, masa başı iş, servis sorumluluğu teklif edilenler
- Hükümete yakın duran sendikada durmalıyım deyip susanlar
evet suçlusunuz!
Yetkili kıldığınız bu çıkar sendikaları sayesinde son 10 yılda sağlık meslek çalışanları 14 çeyrek altın değerinde maaşlarından kayıp yaşadı!
Sizlerin sayesinde şuanda başhekim, başhemşire, il sağlık müdürü atayacak hale getirilen bu sendikalar en son kendi kasaları için kanun çıkarttıracak etkiye sahip oldular.
Güçleri nerden geliyor?
Elbette toplu sözleşme masasında %3-5 gibi fiyasko zamlar alıp tarihi kazanım diye lanse edenlere üye kalan sağlık çalışanlarından,
Enflasyon farkının bir kazanım olduğu tanıtımları yapılırken inanıp üye kalanlardan gücünü alıyor ve kendi kasası için %2 barajını kanun haline getirtiyor.
Çözüm nedir?
- Geleceğini tasarlayan özgür sendikalara
- Yoksul sağlık meslek mensubu kalmamasını şiar edinen sendikalara
- Kasasından önce üyesini düşünen sendikalara
- Toplu sözleşme ikramiyesini silah olarak kullanmayacak ilkeli sendikalara
- Hak, hukuk ve adalet peşinde koşan sendikalara
üye olarak yetki vererek sana hizmet etmesi gereken sendikalara köle edilmekten kurtulabilirsin.
657 sayılı devlet memuru seni korur korkma!
Elini taşın altına koymaktan korkma!
Bin lira toplu sözleşme aidatı için özgür sendikandan vazgeçme!
Koltuk sendikalarının elinden gücünü istifa ederek alacak olan sensin.
Sen istersen değişir sen istersen güzelleşir her şey.”
