Sağlık Bakanlığı’nın 25 Temmuz’da hayata geçirdiği yeni MHRS uygulaması, hastanelerden randevu bulamayan yurttaşların aile hekimleri aracılığıyla randevu alabilmesini öngörüyor. Ancak hekimler, bu düzenlemenin iş yüklerini artırdığını, hasta-hekim ilişkisini zedelediğini ve şiddet riskini yükselttiğini vurguluyor.
İstanbul Aile Hekimliği Derneği Genel Sekreteri Dr. Çınla Nişli Kaya, “Yurttaşa hastane randevusu almak ve sistemin açıklarını kapamak aile hekimlerinin sorumluluğu değildir” diyerek uygulamaya tepki gösterdi. Kaya, randevu işlemleri nedeniyle yaşanabilecek gerginliklerin, hekime yönelik şiddet riskini de artırabileceğine dikkat çekti.
GEREKSİZ BAŞVURULAR
Sağlık Bakanlığı’nın bu sistem ile aile hekimlerini randevu alma operatörüne dönüştürdüğünü ifade eden Kaya, “Aile hekimleri olarak, tanı ve tedavisini kendimizin yönettiği hastalarda gerekli gördüğümüzde uzman görüşü almak veya ileri tetkiktedavi amacıyla kullandığımız bir kontenjanımız vardı. Bakanlık, bu yönlendirme ile kontenjanı amacının dışına çıkararak bizleri randevu alma operatörüne dönüştürüyor. Tanı ve tedavisi hastanede devam eden, bizim müdahil olmadığımız birçok hasta yalnızca randevu almak amacıyla bize başvuruyor. Bu da hem işimizle ilgisiz gereksiz başvurulara hem de olumsuz yanıt verilen durumlarda şiddet riskine yol açıyor” diye konuştu.
Sistemin aile hekiminin yükünü artırdığını belirten Kaya, “Günde 70–80 hasta bakan hekim bir de randevu sekreterliğine zorlanıyor” dedi. Yeni sistemin sağlık hizmetlerinde eşitsizliğe neden olabileceğine değinen Kaya, “Kendi hastası için uzman görüşü talep eden aile hekimlerinin kontenjanı, yalnızca randevu almak isteyen ve hastalığıyla ilgili sürece aile hekimi dahil olmayan kişiler tarafından doldurulabilir. Bu durum, gerçekten ihtiyaç duyan hastaların uzman hekime erişimini zorlaştırırken, bazı bölgelerdeki yoğunluk farkları nedeniyle coğrafi ve sosyoekonomik eşitsizlikleri derinleştirme riski taşıyor” ifadelerini kullandı.

