Yeditepe Üniversitesi Diş Hastanesi açıklamasına göre, Türkiye’deki ilk Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ve Diş Hastanesi olma özelliğini taşıyan, vizyonu ile kuruluşundan itibaren Türkiye’de dünya standartlarında sağlık hizmeti sunmaya odaklanan kurum, sunduğu sağlık hizmetinin kalitesini JCI akreditasyonuyla bir kez daha tescilledi.
JCI, reakreditasyon periyodu 3 yılda bir, sağlıkta kalite ve hasta güvenliği alanındaki en iyi uygulamaları belirleyen, ölçen ve belgeleyen dünyanın en yetkin akreditasyon kuruluşu olarak biliniyor.
Yeditepe Üniversitesi Diş Hastanesi, yeniden JCI değerlendirme sürecine Şubat 2022’de girerek, yaklaşık bin standart kapsamında yapılan saha ziyaretleri, klinik ve idari alan incelemeleri sonucunda 2009, 2012, 2015 ve 2019 yıllarının ardından 2022’de de en yüksek başarı oranını elde etti.
Uluslararası düzeydeki hizmet sunum kalitesini tescilleyen kurum, bu başarısını tüm ekibinin sistematik ve disiplinli çalışmalarının sonucunda elde etti. Kurumdaki her çalışanın tüm kalite ve hasta güvenliği süreçlerine hakim olması, JCI denetim ekibinin özellikle dikkatini çekti.
Kurumun 2009’dan beri ivme kazanarak artan bu uluslararası başarısı, yıllardır süregelen çalışmaların, sürekli iyileştirme ve geliştirme politikası çerçevesinde kümülatif birikiminin doğal sonucu.
Tüm kalite ve hasta güvenliği gerekliliklerinin kurumun kültürüne entegre olması ve hasta bakım süreçlerinin standartları birebir karşılaması sebebiyle ve yapılan birçok çalışma ve uygulamanın da örnek olduğunun altı çizilirken Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahar Eren Kuru, Tıbbi Koordinatör Doç. Dr. Fatih Cabbar, İdari Koordinatör Mustafa Oğuz Yaçan ile JCI Denetim Koordinatörü ve Kalite Yöneticisi Esra Hilâl Gündoğdu’ya teşekkürlerini ve tebriklerini sundular.
Açıklamada görüşlerine yer verilen JCI yetkililerinden Klinisyen ve Baş Denetçi Mai-Britt de Cordier ve İdari Denetçi Dr. Mahyar Sagedhi, pek çok hastane denetlediklerini fakat Yeditepe Üniversite Diş Hastanesi’nde denetimin daha ilk gününde vizyon misyonunun oturmuşluğunu, liderliğin sürece ne kadar çok dahil olduğunu ve personelin adanmışlığını çok net bir şekilde gördüklerini belirtti.