TTB’den yapılan açıklamada, hastalığın varlığının 50 yıldan uzun süredir bilinmesine rağmen dünyada ilk defa bu kadar yaygınlaştığına işaret edilerek “Birçok ülkede tespit edilen maymun çiçeği hastalığı, bildiğimiz özellikleriyle Kovid-19 gibi hızla yayılan bir hastalık değildir. Ancak ilk defa bu kadar yaygınlaşması, hastalığın önemini göz ardı etmememiz gerektiğini gösteriyor. Hastalığın ilk defa saptandığı Afrika dışında da salgınların olması, küresel düzeyde önem verilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.” denildi.
Çiçek aşısının sonlandırılması ile bağlantılı olarak azalan nüfus bağışıklığının, maymun çiçeği hastalığının yeniden canlanması için bir neden olduğunun düşünüldüğü aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Dünyadaki vakaların ani artışının, maymun çiçeği virüsünün geçmişe göre daha kolay bulaşmasını sağlayan bir mutasyonundan kaynaklanıp kaynaklanmadığını ve her bir maymun çiçeği hastalığı salgınının tek bir kökene kadar uzanıp uzanmadığını ortaya koyacak çalışmalar yapılmalıdır. Tüm bunlara dayanarak maymun çiçeği hastalığının halk sağlığı açısından önemi hafife alınmamalıdır.”
Açıklamada bu konuda Sağlık Bakanlığına, riskli kişiler belirlenerek aşılama programının planlanması, hasta bakımlarının daha önce çiçek aşısı ile bağışıklanmış daha az riskli kişilerce yapılmasının sağlanması, yeterli ilaç temini için koşulların oluşturulması, laboratuvar ve sağlık kurumlarındaki çalışma ortamının yeniden düzenlenmesi, alınacak diğer önlemlerin belirlenmesi ve kamuoyu ile paylaşılması ve “panik yaratmadan” halka ve sağlık çalışanlarına yönelik eğitimlerin planlanması gibi görevler düştüğü belirtildi.
Açıklamada, bütün sürecin TTB başta olmak üzere, ilgili emek ve meslek örgütleriyle bilimsel ve şeffaf bir anlayışla yürütülmesi gerektiği aktarıldı.
Maymun çiçeği hastalığı
Hastalığa, maymun çiçeği virüsünün neden olduğu belirtilen açıklamada, maymun çiçeğinin, öncelikle Orta ve Batı Afrika’nın tropik yağmur ormanlarında ortaya çıkan ve zaman zaman diğer kıtalarda da görülen bir “viral zoonotik” hastalık olduğu vurgulandı.
Hastalığının genel olarak “ateş, kızarıklık ve şişmiş lenf düğümleri” ile kendini gösterdiği aktarılan açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
“Genellikle iki ila dört hafta süren semptomların ardından seyri duran bir hastalık olmasına rağmen ağır vakalara dönüşebilir. Nitekim son zamanlardaki vaka-ölüm oranı yüzde 3-6 civarındadır. Hastalık enfekte bir kişi veya hayvanla yakın temas yoluyla veya virüs bulaşmış materyalden insanlara bulaşabilir. Maymun çiçeği hastalığı virüsü bir kişiden diğerine lezyonlar, vücut sıvıları, solunum damlacıkları, yatak örtüsü ve benzeri materyallerle yakın temas yoluyla bulaşabilir.
Hastalığının belirtileri çiçek hastalığına benzer ancak çiçek hastalığına göre hem daha az bulaşıcıdır hem de ondan daha az ciddi hastalığa neden olur. Çiçek hastalığını yok etme programı sırasında kullanılan aşılar da maymun çiçeği hastalığına karşı koruma sağlamıştır. Maymun çiçeği hastalığının önlenmesi için onaylanmış yeni aşılar da geliştirilmiştir. Çiçek hastalığı tedavisi için geliştirilen bir antiviral ilaç, maymun çiçeği hastalığı için de ruhsatlandırılmıştır.”