İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi’nden Doç. Dr. Serhat Tozburun ve ekibi, sindirim sistemi organlarındaki bozuk dokuları kansere dönüşmeden yok etmek için yenilikçi bir cihaz geliştirdi.
Endoskopi cihazına takılabilen 1 santimetrelik başlık, sağlıklı dokuları anormal dokulardan ayırıp hedefe yönelik müdahale sunuyor. Avrupa Araştırma Konseyi’nden 1,6 milyon avro hibe desteğiyle yürütülen Clarisurge projesi kapsamında geliştirilen cihaz, hayvan deneylerinde başarılı sonuçlar verdi. Bu teknoloji, sindirim sistemi kanserlerinin erken dönemde önlenmesine yönelik umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor.
Anormal dokular kanala hapsedilip yok edilecek
Doç. Dr. Serhat Tozburun, normalde endoskopi cihazlarının kanser öncesi anormal dokuların teşhisi ve tedavisinde tercih edilmediğini söyledi.
Kendilerinin endoskopi cihazının ucuna takılan bir başlık geliştirdiklerini aktaran Tozburun, “Geliştirdiğimiz teknoloji endoskopi girişimleri esnasında teşhis ettikleri yüzeysel anormal dokuların hemen tedavi edilmesini sağlayacak bir teknoloji. Hekimler tarama endoskopisi yaparlarken kanser öncesi anormal dokuları tespit edebiliyorlar. Geliştirdiğimiz teknoloji yüzeysel anormal dokuyu en iyi şekilde ve en düşük riskle tedavi etmeyi sağlayacak bir teknoloji.” diye konuştu.
Tozburun, cihazın çalışma şekline ilişkin şu bilgileri verdi:
“Tespit edilen anormal doku yapılarına doğru cihazımız yaklaştırılacak ve negatif basınçla yani çekme kuvvetiyle anormal yüzeysel dokular bir kanala hapsedilecek. Bu kanalda çok düşük kuvvetli elektrik akımlarıyla hücre yapılarını bozarak, ısı olmadan anormal dokuların yok edilmesi sağlanacak. Böylelikle bu hücreler orada yok olmuş olacak. Anormal dokuyu oluşturan hücrelerin seçilerek zamanında yok edilmesini sağlamış olacağız. Cihazımızın içinde küçük elektrotlar var. Cihazımızın içinde küçük elektrotlar mevcuttur. Bu elektrotlar sayesinde, düşük kuvvetli, yüksek hızlı elektrik akımlarını bu kanala çekilmiş anormal dokulara uyguluyoruz.”
Tozburun, geliştirilen aparatın tek kullanımlık ve hastaya özel olduğunu, yapılan işlemin ardından atıldığını anlattı.
“Yeni bir çağ başlatma potansiyeline sahip”
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz da projenin Türkiye’nin araştırma ekosistemine katkı sağlayacağını anlattı.
Projenin sağlık teknolojilerinde yeni bir çağ başlatma potansiyeline sahip olduğunu belirten Yılmaz, “Alınan hibe hem uluslararası alanda hem de Türkiye’de nitelikli araştırmaların desteklenmesi açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu tür araştırmalar, hem ülkemizdeki bilim insanlarını uluslararası arenada daha görünür kılıyor hem de genç araştırmacılara ilham kaynağı oluyor.” dedi. (AA)