İşitme kaybında erken teşhis çok önemlidir. Yenidoğan ve okul döneminde yapılan işitme taramaları ihmal edilmemelidir. Günümüz dünyasında özellikle gençler “eğlence ortamlarında gürültüye maruz kalma nedeniyle işitme kaybı riski” altında bulunuyorlar.
Yeni doğan yaklaşık her 500 bebekten 1’inde doğuştan işitme kaybı bulunuyor. Kulak Burun ve Boğaz Uzmanı Dr. Buket Özel Bingöl “İnsan vücudunun en önemli işlevlerinden biri olan işitme duyusu, değeri genellikle kaybedilince anlaşılan bir duyumuzdur. Çevre ile bağlantımızı kurmak, bunu devam ettirebilmek ve yine konuşabilmek için sağlıklı ve tam bir işitmeye ihtiyacımız var. Özellikle ilk 2 yaş, çocuğun konuşmasını geliştirebilmesi için en önemli dönemdir” dedi.
Doğduktan sonra en geç 6 ay içinde işitme engeli tanısı konan ve işitme cihazı uygulanıp, işitme ve konuşma eğitimi alan bebeklerin konuşma becerisi, normal işiten yaşıtlarıyla benzer düzeyde gelişebilmektedir. Dr. Bingöl, “Yine buna paralel zihinsel, sosyal ve ruhsal gelişimleri de olumlu etkilenir. İşitme kaybında erken teşhis çok önemlidir. İşitme kaybını erken dönemde belirlemek amacıyla ülkemizde yeni doğan ve okul çağı dönemlerinde çocuklarımıza işitme taraması yapılıyor. Yine teşhisin arkasından yapılacak olan erken müdahale de çok önemlidir” diye konuştu.
İşitmede Erken Tanı
Dünya Sağlık Örgütü işitme kaybına yol açan faktörlerin yüzde 50sinin önlenebilir olduğunu açıkladı. Bingöl“Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı rapora göre, 32 milyonu çocuk olmak üzere 360 milyondan fazla insan işitme kaybı ile yaşıyor. Türkiye’de bu sayı yaklaşık olarak 2,2 milyondur. Rapor insanlar yaşlandıkça riskin arttığını gösteriyor. 65 yaşını geçen her 3 kişiden biri duyma güçlüğü yaşıyor.
Anne-baba arasında akrabalık, kalıtsal bazı hastalıklarda görülen işitme kaybı, annenin hamileyken kullandığı bazı ilaçlar ve geçirdiği hastalıklar, bebek doğum kilosunun düşüklüğü, yoğun bakım ünitesinde kalması, ağır sarılıklar, ateşli hastalık geçirmesi ve bebeğe verilen bazı ilaçlar” dedi.
Eğlence Ortamları
Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre, küresel çapta 12-35 yaş arasındaki 1,1 milyar gencin eğlence ortamlarında gürültüye maruz kalma nedeniyle işitme kaybı riski altında olduğunu açıkladı. Dr. Bingöl önleyici tedbirleri “çocukların yenidoğan ve okul döneminde işitme taramalarından geçmesi, kızamık, menenjit, kabakulak ve kızamıkçık aşılarını olması, özellikle ototoksik yani iç kulağa zarar verici özellikte ilaç kullanırken seçici davranılması, orta kulak iltihabı için etkin tedavilerin yapılması, aşırı gürültülü ortamlardan kaçınılması” olarak sıraladı.

