İstanbul Beylikdüzü’nde Yenidoğan Çetesi soruşturması kapsamında kapatılan bir hastanede yaşanan hemşire Selen Bilgin’in ölümüyle ilgili hazırlanan fezleke tamamlandı. 13 Mayıs 2024 tarihinde, dedesine refakatçi olarak kaldığı Özel Birinci Hastanesi’nde Bilgin, kendisine enjekte edilen ilaç sonrası hayatını kaybetmişti.
Fezlekede, Bilgin’in ölmeden önce anestezi uzmanı olarak çalışan ve önceden tanıdığı doktor Fatih Akın’ın odasına girdiği belirtildi. Kamera kayıtlarına göre, Akın’ın olaydan yaklaşık bir saat sonra odadan heyecanla çıkarak telefonla konuştuğu anlaşıldı. Sabah 07.00 sıralarında ise Bilgin’in hastane çalışanları tarafından tekerlekli hasta yatağıyla odadan çıkarıldığı, bu sırada doktorlar tarafından kalp masajı ve suni teneffüs yapıldığı güvenlik görüntülerine yansıdı.
Fezlekede, Fatih Akın’ın “olası kastla öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamladı.
Bilgin’in ölümü Adli Tıp Kurumu raporunda “çoklu ilaç intoksikasyonu” olarak belirtildi. Şüpheli doktor Fatih Akın alınan beyanında “Ben maktüleye ilaç vermedim. Selen Bilgin kendisi bu ilacı kullandı” dedi.
TANIK İFADELERİ
Tanık olarak dinlenen Muzaffer U. ise, “Fatih Akın’ı telefon ile aradım. ‘Selen’i kaybettik’ demesi üzerine ‘Nasıl yani?’ diye sordum. Bana, ‘Selen’in baş ağrısı vardı, ona ağrı kesici serum taktım’ dedi. ‘Bu nasıl olur?’ diye sorunca, ‘Selen’e düşük dozda propofol yaptım’ dedi. Propofol benim bildiğim kadarıyla uykusuzluk çekenler için çok kullanılan bir ilaç değil. Doktor Fatih bana, ‘Önce ağrı kesici uyguladım ama Selen beni arayıp tekrar uyuyamıyorum diyerek bu ilaçtan istediğini söyledi. Uyguladıktan sonra 2-3 saat başında bekledim. Bu sırada uyudu uyandı. Sonra ben odadan çıktım. Tekrar geldiğimde Selen’i kaybettiğimi anladım. Hayata döndürmeye çalıştım’ dedi bana” şeklinde beyanda bulundu.
MÜEBBET HAPSİ İSTENDİ
Fezlekede Fatih Akın’ın her ne kadar doktor olarak görev yapıyor ise de olayın meydana gelişi ve Selen Bilgin’in ölümüne sebebiyet veren ilaç verilmesi olayında tedavi amacı ile hareket etmediği aktarıldı. Akın’ın “olası kastla öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan fezleke iddianame düzenlenmesi için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
YENİDOĞAN ÇETESİ ÜYESİ İLE YAPTIĞI TELEFON GÖRÜŞMESİ KAYITLARDA
Fatih Akın’ın Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen iddianamede örgüt üyesi ile yaptığı telefon görüşmeleri de ortaya çıktı.
Örgüt üyelerinden Hakan Doğukan Taşçı’nın Fatih Akın’ı aradığı konuşmada Taşçı’nın, “Şimdi bir bebek var bizde, yattı taburcu oldu sonradan bir gün kaybı olduğu için hasta tekrar yoğun bakıma yatırmaya çalışıyoruz da, bir gün kaybı olduğu için yoğun bakıma yatıramıyoruz, ben medikal muhasebe müdürüyle konuştum, Nehir ile de konuştum, Fatih hoca onay verirse sıkıntı yok bizlik, dediler. Sadece erişkin üzerinden takibini açtırabilir miyim?” diye konuştuğu, Akın’ın, “Erişkin üzerinden takip açtırırız değil mi?” diye sorduğu Taşçı’nın ise, “Takibini açtırıp sildireceğim hocam” şeklinde cevap verdiği konuşmalara yansıdı.
Taşçı’nın, “Çocuk böyle dışarıda heba olmuş çocuk remotolojisine” dediği konuşmada Akın’ın “Anladım” şeklinde cevap verdiği de tape kayıtlarına yansıdı.
Taşçı’nın, “Medikal muhasebe müdürüyle konuştum, dedi ki erişkin üzerinden kayıt açtırıp takibini sildireceğiz, sonra yeni doğana çevireceğiz” dediği konuşmada Akın’ın ise “He olur olur” şeklinde cevap verdiği bilirtildi.
Fatih Akın’ın “Yoğun bakıma alalım, sorarlarsa bize acil olarak almak zorunda kaldık deriz yani anladın mı? Sıkıntı olmaz yani tamam mı?” dediği konuşmada Taşçı’nın “Tamam tamam hocam” şeklinde cevap verdiği de tape kayıtlarına yansıdı.
AİLESİ O GECEYİ ANLATTI
Selen Bilgin’in acılı annesi Nergül Bilgin “Dedesinin yanında akşam refakatçi kalacaktı. ‘Ben yoğun bakım hemşiresiyim daha iyi bakarım dedeme’ dedi. Sabahında benim çocuğumun ölüsünü verdiler elime. Anestezi uygulanmış kızıma. Bize ilk önce anestezi uyguladığını söylemedi. Sonradan söyledi. Şüpheli doktorla kızımın tanışıklığı vardı. Aynı bölümde de çalışmışlardı. Odasında kızıma anestezi uygulamış. Bebek çetesi ile ilgili olan Fatih Akın benim evladımı iğneyle, narkozla, öldürdü” dedi.
AİLENİN AVUKATININ İDDİALARI
Ailenin avukatı Bahaeddin Özdemir ise, “Adli Tıp Kurumu raporuna göre Selen‘in ölüm sebebi çoklu ilaç zehirlenmesi. En son Selen’in kanına giren ilaç propofol ve bunun Fatih Akın tarafından yapıldığı ortaya çıktı. Fatih Akın ilk vermiş olduğu ifadelerde propofolü kendisinin yapmadığını, vurmadığını, temin etmediğini söylemişti. Selin’in damar yolu açılarak kendisinde kullanılan serumun oda içerisinde komodinin üzerinde bulunduğu ortaya çıktı. Yani Selen’in kolunda takılı vaziyette değildi, çıkarılmıştı.
Kayıtlarda Fatih Akın’ın dışarıya bir şey götürmeye çalıştığı tespit edildi. Muhtemelen serumu çıkaramadı. Yapılan ilacın ampulü Fatih Akın’ın cebinden çıktı. Savcılık yaptığımız itirazlar üzerine ilk etapta hemen tutukluluk talep etti ama tutukluluğu sağlayamadık. Mahkeme ölümün şüpheli ölüm olarak geçmesi nedeniyle Fatih Akın’ın o an tutuklanmasının uygun olmadığına karar verdi. Ama artık ölüm şüpheli ölüm olmaktan çıktı.
Fatih Akın hakkında olası kasta Selen’in ölümüne sebebiyet vermek suçundan fezleke düzenlendi ve Bakırköy’e iddianame düzenlenmesi için gönderildi.” dedi.