Başta tütün ürünleri ve toksik kimyasal maddeler olmak birçok farklı nedene bağlı olarak hem Türkiye’de hem de dünyada iyi ve kötü huylu akciğer hastalıkları görülme sıklığı artıyor ve uzmanlar tarafından bu durumun artarak devam edileceği öngörülüyor. Türkiye’de dünyada gittikçe artan akciğer hastalıklarının tanı ve tedavisinde girişimsel pulmonoloji hayati öneme sahip.
Son 30 yılda teknolojik ilerlemelerin de katkısı ile Girişimsel Pulmonoloji, tanısal ve tedavi edici amaçla uygulanan tüm bronkoskopik işlemler, akciğer dokusundan biyopsiler ve akciğer zarlarını tutan hastalıkların tanı ve tedavisine yönelik işlemleri içeriyor. Dünya Bronkoloji ve Girişimsel Pulmonoloji Derneği tarafından Liv Vadistanbul, “Girişimsel Pulmonoloji Enstitüsü” seçildi. Alanında deneyimli dünyaca tanınmış büyük bir eğitici kadrosu, başta Asya ve Afrika coğrafyasından gelerek ülkesinde bu tedavi yöntemini uygulayıp yaygınlaştırabilecek kursiyerlere 6 ay boyunca eğitim verecek. Sertifika programı ile girişimsel pulmonoloji eğitimi alan uzman sayısının arttırılması ve daha fazla hastanın bu önemli ve çoğu zaman hayat kurtarıcı işlemlerden yararlanması amaçlanıyor.
Girişimsel Pulmonoloji Enstitüsü
Colorada Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Musani, “ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinin büyük kısmında “Girişimsel Pulmonoloji” işlemlerini öğrenip uygulayabildikleri ve deneyim kazandıkları yan dal eğitim programları uygulanıyor. Türkiye’de ve dünyanın geri kalanında standart bir eğitim programı maalesef henüz yok. Çoğu üçüncü dünya ülkesinde hem uzman hem cihaz eksikliği nedeniyle birçok hekim bu tedavi yöntemini uygulama olanağı bulamadığından maalesef hastasını kaybediyor. Türkiye’de bu eğitimin vereceğiz ve uzman hekimler yetiştirerek hastalara şifa olmaya çalışacağız” dedi.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Levent Dalar da, “Kliniğimiz bünyesinde bulunan girişimsel pulmonoloji ünitesinde hastalara verilen hizmet dışında dünya akciğer sağlığının gelişmesi için gereken tüm elimizden gelen desteği vereceğiz. Bu örnek proje ile enstitü bünyesinde dünyaca tanınmış alanında otorite isimlerle hem ülkemizde hem de yakın ülkelerde bu tedavi yöntemine ulaşamayan hastalara hizmet vereceğiz. Ayrıca ülkesinde bu işlemleri başlatacak öncü, öğrenmek isteyen üçüncü dünya ülkesi hekimlerine de eğitim vereceğimiz için mutlu ve gururluyuz” dedi.
