Fenomen Doktorlar Sosyal Medyada Yanlış Bilgiyle Şöhret Peşinde!

Pandemiyle birlikte sosyal medya, sağlık bilgisinin paylaşıldığı bir mecra olmaktan çıkıp yanlış bilginin kazanca dönüştüğü tehlikeli bir pazara dönüştü. Uzmanlar, bilim dışı söylemlerle korku yayan ve ardından “çözüm” adı altında ürün pazarlayan fenomen doktorlara karşı toplumu uyarıyor. Pandemi sonrası dönemde sosyal medya, sağlık alanında yalnızca bilgilendirme değil, aynı zamanda ticari manipülasyonun da merkezi hâline geldi. […]

Fenomen Doktorlar Sosyal Medyada Yanlış Bilgiyle Şöhret Peşinde!

Pandemiyle birlikte sosyal medya, sağlık bilgisinin paylaşıldığı bir mecra olmaktan çıkıp yanlış bilginin kazanca dönüştüğü tehlikeli bir pazara dönüştü. Uzmanlar, bilim dışı söylemlerle korku yayan ve ardından “çözüm” adı altında ürün pazarlayan fenomen doktorlara karşı toplumu uyarıyor.

Pandemi sonrası dönemde sosyal medya, sağlık alanında yalnızca bilgilendirme değil, aynı zamanda ticari manipülasyonun da merkezi hâline geldi. Televizyon ekranları, YouTube kanalları ve dijital platformlar; “aykırı açıklamalarıyla” dikkat çeken, milyonlara ulaşan fenomen doktorlarla doldu. Adlarının önünde “profesör” unvanı bulunan bu isimlerin bir kısmı aşıları hedef alıyor, bir kısmı modern tıbbı küçümsüyor, bir kısmı ise “kimsenin bilmediği gerçekleri” açıkladığını iddia ediyor.

Ortaya çıkan tablo ise ciddi bir bilgi karmaşası. Bir doktorun doğru dediğini diğeri yalanlıyor; vatandaş ise neye inanacağını, sağlığını nasıl koruyacağını bilemez hâle geliyor. Bu karmaşayı, sağlık eğitimi, sağlık sistemleri ve politikaları alanında uzman olan Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur değerlendirdi.

Her Kanıt Aynı Değil

Prof. Dr. Sur’a göre sorun fikir ayrılığı değil, bilimsel yöntemin terk edilmesi. Tıpta her bilginin aynı değerde olmadığını vurgulayan Sur, bilimde kanıt hiyerarşisi bulunduğunu hatırlatıyor.

“Bir tedavinin genel uygulamaya girebilmesi için randomize kontrollü çalışmalarda, birden fazla kez ve bağımsız araştırmacılar tarafından doğrulanmış olması gerekir. Sosyal medyada ise sıkça ‘Ben denedim, iyi geldi’ söylemiyle karşılaşıyoruz. Bu bilimsel kanıt değil, kişisel deneyimdir. Kişisel deneyimle milyonların sağlığını etkileyecek tavsiyeler vermek, hekimlik sorumluluğuyla bağdaşmaz.”

Bilim Karşıtlığının Ödülü: Şöhret

Prof. Dr. Sur, sosyal medyada görünürlük ve kazanç uğruna özellikle aşı karşıtı ve bilimsel temeli olmayan söylemlerin tercih edildiğine dikkat çekiyor.

“Fenomen doktorların sık kullandığı yöntemlerden biri de bitkisel ürünleri tedavinin alternatifi gibi sunmak. Burada mesele sadece yanlış bilgi değil, çıkar ilişkisi. Masum gibi görünen birçok paylaşımın arkasından ürün satışı çıkıyor. Klasik tıbbı kötüleyen doktorun, kendi ürettiği ya da pazarladığı ürünleri öne çıkardığını görüyoruz.”

Bitkisel Ürün Tuzağı: ‘Masum’ Sanılan Tehlike

Bitkisel ürünlerin medikal tedavinin alternatifi olarak sunulmasının halk sağlığı için ciddi bir tehdit olduğunu belirten Prof. Dr. Sur, “İlaç değil, yan etkisi yok” denilerek önerilen kürlerin bazı hastalar için hayati risk oluşturabileceğini vurguluyor.

“‘Her bitkisel ürün masumdur’ algısı büyük bir yanılgı. Batı tıbbının yerine hiçbir şeyi koyamayız; ancak bazı ürünler hekim kontrolünde yardımcı olarak kullanılabilir.”

Tıp Endüstriyel Dönemini Yaşıyor

Prof. Dr. Sur’a göre tıp bugün endüstriyel bir dönemden geçiyor. Sağlık hizmetinin kendisi bir pazar hâline gelmiş durumda.

“Kırılma noktası şurada: Sağlık bilgilendirmesi bilime sadık kalarak mı yapılıyor, yoksa mahalle tüccarı zihniyetiyle satış mı hedefleniyor? Asıl ayrım burada.”

Profesör Diyorsa Doğru Mu?

Toplumda yaygın olan “Adının önünde profesör varsa doğrudur” algısının da tehlikeli olduğuna işaret eden Sur, bazı fenomen isimlerin tıp dışı disiplinlerden geldiğini söylüyor.

“Eczacı, kimyager, biyolog ya da genetik uzmanları çok değerlidir; disiplinler arası çalışma mümkündür. Ancak söz konusu teşhis ve tedavi olduğunda son sözü her zaman tıp bilimi söylemelidir.”

En Tehlikeli Formül: 2 Doğru, 1 Yanlış

Fenomen doktorların sık başvurduğu bir diğer yöntemin, iki doğru bilginin arasına dikkat çekici ve yanlış bir cümle yerleştirmek olduğunu belirten Prof. Dr. Sur, şu uyarıyı yapıyor:

“Bu yanlış ifade genellikle şoke edici olduğu için daha çok yayılıyor. Doğrular unutuluyor, yanlış ise halkın zihninde kalıcı hâle geliyor.”

Fenomenlik Değil, Hekimlik Yapılmalı

Prof. Dr. Haydar Sur sözlerini net bir mesajla tamamlıyor:

“Doktor fenomen olabilir; ama aykırı konuşarak değil, kanıtlanmış yöntemleri en iyi şekilde uygulayarak. Şöhret uğruna bilimden sapmak, etik bir sorun olmanın ötesinde, doğrudan bir kamu sağlığı tehdididir.” (Kaynak: Türkiye Gazetesi-Ziyneti Kocabıyık)

Exit mobile version