Oktay Sinanoğlu Kimdir?, Oktay Sinanoğlu, uluslararası üne sahip bir Türk fiziksel kimyager ve moleküler biyofizikçidir. Ama aynı zamanda yetenekli bir şair, dansçı ve hikaye anlatıcısı olduğunu biliyor muydunuz? Türk müziğine ve kültürüne de düşkündü. Bu makale Sinanoğlu’nun yaşamının ve kariyerinin birçok yönünü tartışıyor.
Oktay Sinanoğlu, uluslararası üne sahip bir Türk fiziksel kimyager ve moleküler biyofizikçi
Oktay Sinanoğlu, 19 Nisan 2007’de vefat eden tanınmış bir Türk bilim adamıydı. 80 yaşındaydı ve zengin bir bilimsel kariyere sahipti. Değerlik Etkileşim Formülü Teorisini ve moleküllerin elektron yapısı teorisini geliştirmesiyle tanınır. Bu teoriler, çözülmesi imkansız olduğu düşünülen elektron Schrödinger denklemine doğru yaklaşımlar geliştirmede etkiliydi.
İtalya’nın Bari şehrinde doğan Oktay Sinanoğlu, eğitimini Amerika Birleşik Devletleri’nde tamamladı. 1956’da Berkeley’deki California Üniversitesi’nden en yüksek dereceyle mezun oldu. Daha sonra Massachusetts Institute of Technology’de Master of Science’ı tamamladı. Ayrıca çalışmalarını ilerletmesi için Sloan Araştırma Bursu ile ödüllendirildi. Daha sonra doktora derecesini aldı. Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’den fiziksel kimyada. Danışmanı Kenneth Pitzer’dı. Daha sonra Yale Üniversitesi’nde ders vermeye başladı ve 1962’de profesör olarak atandı.
İki kez Nobel Ödülü’ne aday gösterildi. Sinanoğlu, bilimsel başarılarının yanı sıra Türk dili ve kültürünün tanıtılması için de çalıştı. Ayrıca konuyla ilgili birkaç kitap yayınladı. Babası Nüzhet, Türkiye Bari Konsolosluğu’nda konsolosluk görevlisiydi. Babası da yazardı. 1931’de Petrarca adlı bir kitap yazdı. Diğer eserlerinin yanı sıra Türkiye Düşerse Türkiye de kitabını yazdı ve çeşitli akademik makaleler yayınladı. 19 Nisan 2015 tarihinde Florida’da vefat etmiştir.
Üretken bir yazar olan Oktay Sinanoğlu, “Türk Einstein” olarak biliniyordu. İtalya’nın Bari kentinde doğdu, Türk Konsolosluğu’nda konsolosluk görevlisiydi ve aynı zamanda yazdı. Babası Nüzhet Sinanoğlu, 1931’de Batı kültürünün Türkiye’nin ilerlemesi için en iyi yol olduğunu savunduğu bir şiir kitabı olan Petrarca’yı yayınladı. Yale Üniversitesi’nden emekli olduktan sonra Türkiye’de daha fazla batılılaşmayı savundu.
Oktay Sinanoğlu, Yale Üniversitesi’nde profesördü ve Batılılaşma taraftarıydı. İtalya’nın Bari kentinde doğan babası, Bari’deki Türk konsolosluğunda konsolosluk görevlisiydi. Aynı zamanda yazardı. 1931’de “Petrarca” adlı bir kitap yazdı. Önsözde, Türkiye’nin başarılı olmasının en iyi yolunun Batı kültürünü benimsemek olduğunu belirtti. Yale Üniversitesi’nden emekli olduktan sonra Sinanoğlu, Batılılaşma taraftarı olarak kaldı.
Türk müziğine ve kültürüne düşkündü
Oktay Sinanoğlu, Türk kültürü ve müziği aşığıydı. Nobel Ödülü’ne aday gösterildi, ancak aynı zamanda Türkiye’deki vakıf üniversitelerini eleştirdi. Klasik kültür ve Petrarca’nın eserleri hakkında kitaplar yazdı. Çocukken yazmayı severdi ama büyüdükçe bilime olan sevgisi galip geldi ve yazı yazma sıklığı azaldı.
Sinanoğlu’nun bilimsel başarıları ona kimya alanında iki Nobel Ödülü de dahil olmak üzere sayısız ödül kazandırdı. Ana diline olan sevgisi, birçok kitap ve televizyon programında açıkça görülüyordu. Ayrıca bilimin ilerlemesi için Türk devlet kurumlarına, üniversitelere ve Japon toplumuna sık sık danışmanlık yaptı. 1962’de Ankara’daki Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Sinanoğlu’na “danışman profesör” unvanını verdi. Yale’den emekli olduktan sonra Türkiye’ye geri döndü ve İstanbul’daki Yıldız Teknik Üniversitesi’nde kimya profesörü oldu.
Profesör Oktay Sinanoğlu, uzun süredir Yale öğretim üyesiydi. “Türk Einstein” olarak da bilinen dünyaca ünlü bir filozof ve bilim adamıydı. O ve eşi Dilek, Fort Lauderdale, Florida ve İstanbul, Türkiye’de yaşadılar. İkizlerle kutsanmışlardı.
Sinanoğlu, yaşamı boyunca yelken yapmaktan ve kendi uçağını uçurmaktan keyif aldı. Ayrıca Türkiye’deki üniversitelere ve Japon hükümetine sık sık danışmanlık yaptı. Üretken bir yazar, Türk yazar Emine Çaykara ile “Türk Einstein” kitabı için röportaj yaptı. Kitap Türkiye’de en çok satanlar arasına girdi ve birçok dile çevrildi. Sinanoğlu, bilim alanındaki çalışmalarının yanı sıra Türkiye’deki güncel olaylar üzerine onlarca kitap ve makale yazdı.
Oktay Sinanoğlu’nun Aldığı Ödüller
Oktay Sinanoğlu bilime katkılarından dolayı birçok ödül aldı. 1953 yılında liseden mezun oldu ve Amerika Birleşik Devletleri’nde kimya okumak için Fulbright Bursu aldı. Fulbright Bursu, Türkiye’den gelen öğrencileri Amerika Birleşik Devletleri’nde eğitim görmeye ve anavatanlarına geri dönmeye teşvik etmek için Türk hükümeti tarafından finanse edildi.
1963 yılında, 28 yaşındayken Sinanoğlu, Yale Üniversitesi’nde profesör oldu. Birkaç yıl içinde, 50 yılı aşkın süredir çözülmemiş bir matematik teorisini çözdü. Ayrıca 20. yüzyılın en genç akademisyeni oldu ve Alman hükümetinden prestijli Alexander von Humboldt Araştırma Ödülü’nü kazanan ilk kişi oldu. Ayrıca 1975’te Japonya’dan Uluslararası Üstün Bilim Adamı Ödülü’ne layık görüldü. 1975’te Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanını alarak bunu yapan ilk kişi oldu.
Sinanoğlu, bilimsel başarılarının yanı sıra birçok hobiyle de uğraştı. Kendi uçağını uçurmaktan ve teknesinde ekip kurmaktan zevk alıyordu. Kitaplar ve şiirler de yazdı. Aynı zamanda başarılı bir dansçıydı. İlk eşi Paula Armbruster tarafından yaşatılmıştır. Çocukları arasında ikizler, Ayuka Wilhelm Sinanoğlu ve Mary Elizabeth Cochrane var.