Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Bir taraftan dünya ekonomisinden daha büyük pay alırken, diğer taraftan kapsayıcı ve istikrar içinde enflasyonun da düştüğü bir ortamda, istikrar içinde büyüyen bir ekonomi inşa edeceğiz.” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, İstanbul Uluslararası Özel Sermaye Yatırım Konferansı’na katıldı. Konferansın ardından basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, önemli bir yatırım toplantısına eşlik ettiklerini aktardı. Yılmaz, Globalturk Capital’in ev sahipliğinde düzenlenen, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’nin desteklediği konferansın Türkiye ve çevresinde yatırım yapan özel sermaye yatırım fonlarını bir araya getirdiğini aktardı.
Konferansta 40’ın üzerinde üst düzey fon temsilcisinin temsil edileceğini kaydeden Yılmaz, şu açıklamayı yaptı;
“Konuşmacıların temsil ettikleri fonların toplam tutarı 200 milyar doların üzerinde. Konferansta yatırım stratejileri ele alınacak. Bugünün ve geleceğin yatırım temaları konuşulacak. Nasıl daha fazla yatırım çekilebileceği tartışılacak. Özel kredi ve FinTek araçları yine gündemde olacak. Alternatif finansman araçları, özellikle krediye erişimde zorluk yaşayan şirketler için alternatif finansa erişim araçları konuşulacak. Girişim teknolojileri konusunda yatırım fırsatları ele alınacak. Firmaların yerel ve sınır ötesi satın alma stratejileri gündemde olacak. Borsa İstanbul’da halka açılma fırsatları şirketler için değerlendirilecek diğer konu olacak.”
“Son 20 yılda büyük oranda doğrudan yabancı sermaye çektik”
Türkiye’nin üç kıtayı birleştiren stratejik konumuyla Asya merkezli üretim ağına alternatif arayışlarında giderek daha fazla ön plana çıktığını aktaran Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Burada bunun da somut bir göstergesinden bahsediyoruz. Nitekim son 20 yılda büyük oranda bir doğrudan yabancı sermaye çektiğimizi de vurgulamak isterim. Son 20 yılda 260 milyar dolar doğrudan uluslararası sermayeyi Türkiye cezbetmiş durumda. Bugün itibarıyla ülkemizde 80 bin civarında uluslararası şirketin faaliyet gösterdiğini ifade etmek isterim. Biz hep altını çiziyoruz. Bir firma gelip ülkemizde yatırım yapıyorsa, ülkemize teknoloji getiriyorsa, istihdam sağlıyorsa, ihracatımızı, refahımızı artırıyorsa onu kendi firmamız olarak görüyoruz.”
“Kapsayıcı ve istikrar içinde enflasyonun düştüğü bir ortamda, istikrar içinde büyüyen bir ekonomi inşa edeceğiz”
Cevdet Yılmaz, 2024-2026 dönemini kapsayan orta vadeli programda, yatırım ortamını iyileştirmek ve yatırımcılar için öngörülebilirliği arttırmak adına gerekli adımlara yer verildiğini dile getirerek, en kısa sürede bu adımları da hayata geçirileceklerini kaydetti.
Yılmaz, para politikaları ve maliye politikalarının yanı sıra, yapısal reformlarla da yollarına devam edeceklerini bildirerek konuşmasını şu sözlerle noktaladı; “Bu anlamda iş ve yatırım ortamını iyileştirmek yapısal reformlarımızın ana eksenlerinden birini teşkil edecektir. Amacımız yatırımların kalitesini ve çeşitliliğini arttırarak daha fazla katma değer üreten bir Türkiye oluşturmaktır. Türkiye Yüzyılı’nda adım adım hedeflerimize yürürken, Sayın Cumhurbaşkanı’mızın çizdiği vizyon çerçevesinde, 2053 ve ötesine geçen vizyon çerçevesinde ülkemizi büyütürken dış dünyadan da daha fazla kalıcı sermayeyi cezbetme çabalarımızı devam ettireceğiz. Bir taraftan dünya ekonomisinden daha büyük pay alırken, diğer taraftan kapsayıcı ve istikrar içinde enflasyonun da düştüğü bir ortamda, istikrar içinde büyüyen bir ekonomi inşa edeceğiz. Bütün bunların sonucunda da sosyal refahı artırmak, kalıcı bir şekilde geliştirmek, sosyal adaleti artırmak en temel hedeflerimizden olacaktır.” (Kaynak: AA)