Bilim insanları, nükleer savaş durumunda insanlığı açlıktan kurtarabilecek yeni bir besin kaynağı keşfetti.
Bilim insanlarına göre nükleer savaş durumunda, dünya genelindeki hasatlar zayıflayabilir ve küresel gıda üretimi yüzde 90 azalabilir. Uluslararası bir araştırma ekibi halatlar ve şamandıralarla okyanus yüzeyine dizilecek geniş deniz yosunu çiftliklerinin 1,2 milyar kadar insan hayatının kurtarılmasına yardımcı olabileceğini öne sürüyor.
Uluslararası ekip, her yıl ortalama 33 ton kuru yosun veya deniz yosununun okyanus yüzey alanı üzerinde ve makul bir bütçeyle yetiştirilebileceğini öngörüyor. Bu kapsamda, çevre bilimci Dr. Florian Ulrich Jehn, “Daha verimli alanları kullanırsanız, yaklaşık 416 bin kilometrekarelik yani neredeyse Kolombiya büyüklüğünde okyanus alanına ihtiyacınız olur.” dedi.
Sert bir nükleer kış anında milyarlarca insanı doyurmaya yönelik bu hızlandırılmış programın ekonomik maliyeti geçmişteki başarılı ABD programlarından daha az olacağı düşünülüyor. Ekip hala rakamları inceliyor olsa da henüz belirsiz olan faktörlerden biri böyle bir senaryoda deniz yosununun gerçek fiyatının ne kadar olabileceği. Bahse konu çalışma, besin açısından zengin suyu okyanusun derinliklerinden yüzeye çıkaracak, bu devasa su tarımı programı için gereken bölgeleri etkili bir şekilde gübreleyecek ve konveksiyona benzer bir yayılım yaratacak. Buna “nüfuz eden konveksiyon” deniyor ve sıcak su dikey dolaşımı yönlendirmek yerine soğuk suyun alçalmasını sağlıyor.
Deniz yosunu: Alternatif besin kaynağı
Deniz yosunu gibi insan dostu okyanus yeşillikleri, “nükleer ortamda kış” koşullarında yetiştirilebiliyor ve onu harika bir alternatif besin kaynağı haline getiriyor. Fakat araştırmacılar, insanların her öğünde tuzlu ve ıslak deniz bitkileriyle beslendikleri bir gelecek hayal etmelerine gerek olmadığının altını çizdi.
Deniz yosununda bulunan iyot bu kadar yüksek miktarlarda insanlar için toksik olabileceğinden, yosunun besin ağına katkısı muhtemelen daha dolaylı gerçekleşecek. Deniz yosunu çiftliklerinin, hali hazırda insanlar tarafından tüketilen gıdanın yalnızca yüzde 15’inin yerini alacağı ve çoğunlukla hayvan yemi ve biyoyakıt üretiminde kullanılacağı düşünülüyor. Nükleer savaş sırasında biyoyakıt üretiminin yüzde 50’sinin ve besi hayvanlarının yemlerinin yüzde 10’unun yosun çiftlikleri tarafından karşılanabileceğine inanılıyor.
Bilim insanlarının iddialarına göre devasa bir asteroid çarpmasından volkanik patlamaya, bölgesel mahsül kıtlığına veya yerel kuraklığa kadar her şey benzer bir deniz yosunu yetiştirme programıyla telafi edilebilir. (Kaynak: ntv.com.tr)